Bazen masum bir mesajla başlayıp, birkaç buluşmayla şekillenen o ilişki türü… Ne tam sevgili, ne tamamen arkadaş. “Biz şimdi neyiz?” sorusunun boşlukta kayboluşunu temsil eden, netliğiyle değil belirsizliğiyle ünlü durum: Situationship.
“Takılıyoruz ama ciddi de değiliz” cümlesiyle özetlediğimiz bu yeni nesil ilişki türünde çoğumuz bir noktada sıkışıp kaldık. Peki, dizginleri ele alıp “situationship” çukurundan nasıl sağ çıkabiliriz?
Kendinize sormanız gereken şeyler var
İlk adım aslında çok basit: Kendinize soru soruyor musunuz? Yoksa kendinizi akışa bırakıyor ve rüzgarın götürdüğü yere mi gidiyorsunuz?
“Bu kişiyle gerçekten ne istiyorum?” Eğer cevabınız “Eğlence, macera ve spontane buluşmalar” ise tamam, ama “Ciddi bir ilişki, gerçek bir bağ kurmak istiyorum” diyorsanız… Hemen bu soruyu gündeminize alın. Çünkü, duygusal netlik elde etmek, situationship’in en büyük ilacı.
Gözlerinizi açın! İşaretleri görüyorsunuz değil mi?
Size sadece gece 23:00 sonrası mı yazıyor? Mesajlarınıza “çevrimiçi” olduğu halde geri dönmüyor ve saatler sonra mı cevap veriyor? Planlar hep son dakikada mı yapılıyor? Davranışlar, sözcüklerden daha net konuşur. Kırmızı bayrakları görmezden gelmeyin.
Açık iletişim mi, “Aşkım biz şimdi neyiz?” mi?
Açık iletişim, çekiciliği öldürmez. Aksine sizi daha özgüvenli ve net kılar. “Biz neyiz?” sorusunu illa ağır bir ortam yaratarak sormak zorunda değilsiniz. Tatlı ama kararlı bir tonda: “Benim için netlik önemli, sen bizim için ne düşünüyorsun?” demek bile yeterli.
Duygusal yatırımınızı yönetin
Her mesajda kalbinizin hızlandığını hissediyorsanız ama karşılık alamıyorsanız, bir durun ve kendinize gelin. Birinin keyfine göre, boş vaatlerle sizi oyalamasına izin vermeyin. Situationship başlarda eğlenceli olsa da, uzun vadede hem duygusal hem de fiziksel olarak tükenebilirsiniz. Kendinizi tanıyın, sınırlar koyun. “Ben bunu kabul ediyorum, bunu etmiyorum” demeye başlayın.
İlginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> “Lovebombing” mi, yoksa gerçek aşk mı?
Kapak: Pexels