Sadece “bitti” diyip köşemize çekildiğimiz günler geride kaldı. Z kuşağının ayrılık sonrası aşırı derecede açık sözlü davranması, ilişkilerinin nasıl ve neden bittiğini açıklayan story’ler paylaşması, kutlamalar, duyurular, kamera karşısında tokalaşarak vedalaşmalar #LoudBreakup yani gürültülü ayrılık hashtag’i altında düşündüğünüzden çok daha popüler hale geliyor.
Gürültülü ayrılık ile ayrılığımızı, iyileşme sürecimizi ve yeni başlangıçlarımızı dürüstçe ortaya koymak bir güç ifadesi mi, yoksa hayatımızın mahrem detayları hakkında bu kadar paylaşımcı davranarak sınırlarımızı biraz fazla mı ihlal ediyoruz?
“Loud Breakup” yani gürültülü ayrılık bir ilişkinin bitiş sürecinin sosyal medya platformlarında, aleni bir şekilde yaşanması fenomenini ifade ediyor.
İlişkilerin nasıl ve neden bittiğinin anlatıldığı story’ler, boşanma yüzükleriyle yapılan kutlamalar, çiftlerin kamuoyuna sunduğu açıklama metinleri, canlı yayında vedalaşmalar… Hepsi 2024 yılının son altı ayında #LoudBreakup yani gürültülü ayrılık hashtag’i altında 210 milyondan fazla izlenme aldı.
Ayrılığımızı sosyal medyada paylaşmak güçlendirir mi?
Z kuşağı ilişki dünyasındaki bu yeni akım olan gürültülü ayrılıkla ayrılıkların ardında pasif bir üzüntü yerine kararlı bir güç ve yeniden doğuş olması gerektiğini savunuyor. Deneyimleri çevrimiçi paylaşmanın, ayrılık süreci yaşayanlara iyileşmek ve ilerlemek adına motivasyon sağladığını düşünüyorlar.
Gürültülü ayrılık ile ilgili tüm bu terapötik dokunuşuna rağmen acıyı beğeni sayısına indirgediğini savunan büyük bir kesim de var. Ayrılık sürecimiz a lgoritmanın sevdiği içeriklerden biri haline gelirken, güçlü hissetmek için ihtiyacımız olan şey sosyal medyada yankılanan kalp emojileri mi, yoksa içsel bir sessizlik mi?
Fotoğraflar: Pexels
lginizi çekebilecek bir diğer yazı >>>>> İlişkilerde sağlıklı mesafe nasıl sağlanır?
