Ozon Tedavisi, ozon gazinin antiviral ve antibakteriyel etkisinden faydalanarak yaraların temizlenmesinde, bakteri ve virüs kaynaklı hastalıkların tedavisinde kullanılıyor. EsteworldPlastik Cerrahi Sağlık Grubu Medikal Direktörü Dr. Burak Tuncer’le uygulamaların detayları hakkında konuştuk.
İçindekiler
- 1 Tamamlayıcı tıp yöntemlerinden hangilerini uyguluyorsunuz?
- 2 Ozon bir tedavi yöntemi olarak nasıl keşfedilmiştir?
- 3 Ozon tedavisi nasıl etki eder?
- 4 Ozon terapi nasıl uygulanır?
- 5 Kimlere uygulanabilir?
- 6 Ozon terapi hangi sağlık sorunlarına tamamlayıcı tedavi olarak yapılıyor?
- 7 Öncesinde herhangi bir test yapılıyor mu?
- 8 Kaç seans yapılması gerekiyor? Yapılan seanslarda doz olarak nasıl bir ayarlama yapılıyor? Bunun standardı var mıdır?
- 9 Ozon terapi uyguladığınız danışanlarınızdan aldığınız en etkili dönüşler neler oldu? (Hastalığının iyileşmesi, covid-19 geçirmemesi vs)
Tamamlayıcı tıp yöntemlerinden hangilerini uyguluyorsunuz?
Kliniğimizde damardan kokteyl tedavilerini (Glutatyon, myers kokteyli gibi) sıklıkla kullanıyoruz. Damardan kokteyl tedaviler vitamin, mineral, amino asit ve diğer besleyici maddelerin damar yoluyla direkt olarak vücuda verildiği intravenöz (IV) terapilerdir. Sağlık durumunuz, ihtiyaçlarınız ve mevcut tedavileriniz göz önüne alınarak, size en uygun tedavi planını belirlemek için bir uzmanın rehberliği önemlidir.
Ozon bir tedavi yöntemi olarak nasıl keşfedilmiştir?
Ozon tedavisinin tarihi, 19. yüzyılın ortalarına kadar uzanır. İlk kez, 1840’larda ozonun bir gaz olduğunu tanımlayan Christian Friedrich Schönbein tarafından keşfedilmiştir. Daha sonraki yıllarda, ozonun antiseptik özellikleri keşfedilerek cerrahi alanlarda kullanılmaya başlandı.Sağlık üzerindeki potansiyel etkileri üzerine yapılan araştırmalar 20. yüzyılın başlarında hız kazanmıştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında, ozonun yaraları temizleme ve enfeksiyonları önleme yetenekleri üzerine bazı çalışmalar yapılmıştır. 1930’larda Almanya’da, ozon terapisi popüler hale geldi ve tedavinin çeşitli formları geliştirildi. Bu dönemde, ozonun bağışıklık sistemini uyarıcı ve dolaşım sistemine faydalı olabileceği düşünülmeye başlandı.
Ozon tedavisi nasıl etki eder?
Ozon üç oksijen atomundan oluşan bir moleküldür. Doğada stratosfer tabakasında bulunur ve güneşin UV ışınlarının geçişini engeller. Oda sıcaklığında renksiz ama karakteristik kokusu olan bir gazdır. İleri derecede etkin bir dezenfektan olduğu için tüm dünyada içme suyunun temizlenmesinde ve havalandırma sistemlerinde havanın temizlenmesinde kullanılır. Ozon bir tedavi aracı olarak da kullanılır. İlk olarak dezenfeksiyon amacıyla yüzey temizliği gibi alanlarda kullanılan ozon gazı günümüzde ise antiseptik etkisinin yanı sıra ağrı kesici, iltihap giderici ve bağışıklık fonksiyonunu düzenleyici etkileri ile medikal alanda pek çok branşta tercih edilmektedir. Ozon gazı canlı organizma ile temas ettiğinde hızlı şekilde moleküler oksijene ve oksijen radikallerine dönüştürülür. Vücutta hafif düzeyde bir oksidatifstrese yol açan bu durum organizma tarafından bir tehdit olarak algılanır. Bunun sonucunda antioksidan olarak adlandırılan savunma sistemlerinde görev alan enzimler uyarılır ve etkilenen bölge oksijenden zengin hale getirilerek toksinlerden arındırılır. Ozon tedavisiyle ilgili olarak, sağlık profesyoneli ile ayrıntılı bir görüşme yapmak, tedavi seçenekleri ve potansiyel riskler konusunda doğru bilgiler edinmek önemlidir.
Ozon terapi nasıl uygulanır?
Ozon tedavisi farklı şekillerde uygulanabilir. Bütün uygulama biçimlerinde ozon gazının kesinlikle solunmaması gerekir.
•Majör otohemoterapi: Kişinin 50-100 ml kadar kanının alınıp ozon gazı ile karıştırıldıktan sonra geri verilmesidir.
•Minör otohemoterapi: Kişinin 5-10 ml kadar kanının alınıp ozon gazı ile karıştırıldıktan sonra kas içine enjekte edilmesidir.
•Torbalama: Lokal olarak yapılacak bölgeye direk ozon gazının verildiği kapalı bir sistemdir. Her türlü yara için uygulanır. Yaranın olduğu yer ozona dayanıklı torba içerisine alınır ve torba içine sürekli olarak ozon gazı verilir. Ozon gazı kuru ciltten emilmediği için yapılacak bölge öncelikle ozonlu su ile nemlendirilmelidir.
•Rektal ve vajinal uygulama (insüflasyon): Diyabet ya da kanser gibi damar yolunun açılamadığı hastalarda uygun dozda ozon ve oksijen karışımı anüs ya da vajinadan verilmektedir. Bu yöntemin avantajları arasında karaciğer ve bağırsaklarla ilgili hastalıklarda doğrudan etki etmesi de bulunmaktadır.
•Eklem içi uygulama: Ozon gazının eklem içine direk enjekte edilmesidir. Eklemi tutan bütün hastalıklarda uygulanır.
•Sauna yöntemi: Zayıflama, detoks ve selülit programlarında da kullanılan lokal uygulamalardan biri de sauna yöntemidir. Hastaların baş kısımları dışında kalan vücut bölümleri özel bir kabin içine yerleştirilmekte ve ozon/oksijen karışımı nemli deri üzerine doğrudan uygulanmaktadır.
Kimlere uygulanabilir?
Kronik Ağrı Sorunları: Bazı kişiler, kronik ağrı sorunlarını hafifletmek amacıyla ozon tedavisini düşünebilirler.
Yara İyileşmesi: Cilt yaralarının ve ülserlerin iyileşmesini hızlandırmak için kullanılabilir.
Antioksidan Desteği: Antioksidan etkileri nedeniyle, bazı durumlarda antioksidan desteği sağlamak amacıyla düşünülebilir.
Enflamatuar Durumlar: Ozon tedavisi, iltihaplı durumlar veya bazı romatolojik hastalıklar gibi durumların yönetiminde düşünülebilir.
Dolaşım Bozuklukları: Dolaşım sistemi ile ilgili sorunlar, ozon terapisinin kullanıldığı diğer bir alan olabilir.
Ancak, ozon tedavisi uygulaması öncesinde, sağlık durumu, tıbbi geçmişi ve diğer tedavilere olan tepkisi dikkate alınmalıdır.
Ozon terapi hangi sağlık sorunlarına tamamlayıcı tedavi olarak yapılıyor?
Ozon terapisi, bağışıklık sistemi üzerinde etkili olması nedeniyle kanser tedavisine ek olarak sıklıkla uygulanmaktadır. Tedavinin metabolizmayı uyararak ve hücrelere oksijen takviyesi yaparak kanserli hücrelerin yok olmasına yardımcı olduğu düşünülmektedir. Solunum ve dolaşım sistemi hastalıklarının tedavisinde de yararlanılan ozon terapisi; diyabet, astım, KOAH hastaları üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır. Diyabetin özellikle ayak bölgesinde neden olduğu uyuşma ve ağrı gibi semptomların azaltılması ve dolaşım bozukluklarının tedavi edilmesinde uygulanmaktadır. Kandaki oksijen seviyesini artırması ve hastaların nefes almasını kolaylaştırmasıyla da solunum yolu hastalıkları üzerinde etkili olmaktadır. Yara ve enfeksiyon hastalıklarının da tedavisinde kullanılan ozon, mikrop ve bakterilerin üremesine engel olarak dokuların iyileşmesini hızlandırmaktadır. Özellikle kronik ve iyileşmeyen diyabet ve yatak yaraları, varis ve yumuşak dokuda görülen enfeksiyon ve yaralanmalarda etkili sonuçlar alınmaktadır.
Öncesinde herhangi bir test yapılıyor mu?
Ozon tedavisi öncesinde, sağlık profesyonelleri genellikle hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmek amacıyla bazı tıbbi testleri uygular. Bu testler, tedavinin kişinin özel sağlık koşullarına uygunluğunu belirlemede yardımcı olabilir. Hemogram, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri, tiroit testleri gibi.
Kaç seans yapılması gerekiyor? Yapılan seanslarda doz olarak nasıl bir ayarlama yapılıyor? Bunun standardı var mıdır?
Ozon tedavisinde kaç seansın gerekli olduğu, hastanın sağlık durumu, tedavi amaçları ve tedaviye yanıt gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ozon tedavisinin süresi ve sıklığı tedavi planına göre belirlenir. Genellikle, bazı durumlarda tedavi seansları haftada birkaç kez yapılabilir, bazı durumlarda ise aylık aralıklarla planlanabilir. Tedavinin uzunluğu, hastanın ihtiyaçlarına ve yanıtına bağlı olarak değişebilir. Tedavi genellikle 10-16 seans aralığındadır. Ancak hastanın durumuna bağlı olarak tedavi seanslarında değişiklik olabilir. Hastalara 3 gün arayla haftada 2 seans uygulanabilir. İşlem süresi yaklaşık 15 dakikadır.
Ozon terapi uyguladığınız danışanlarınızdan aldığınız en etkili dönüşler neler oldu? (Hastalığının iyileşmesi, covid-19 geçirmemesi vs)
Geribildirimler genellikle subjektif olup, kişinin algılarına, sağlık durumuna ve beklentilerine bağlı olarak değişebilir. Hastalarımızdan genellikle uygulama sonrası daha yüksek enerji seviyeleri, kronik ağrılarda azalma, uyku düzeninde düzelme, yaralarda iyileşme, kan değerlerinde düzelme, kilo verme, enfeksiyonları hızlı atlatma gibi olumlu dönüşler almaktayız.