Tasarımları ile öne çıkan yetenekli tasarımcı Özgür Masur ile bu yaza damgasını vuran Penti iş birliğini kısa kısa sorularla detaylandırdık. Koleksiyonun arkasında yatan hikayeyle 80’li 90’lı yıllara ışınlandık diyebiliriz.
Özgür Masur x Penti sanıyoruz ki sizin ilk plaj koleksiyonunuz oldu, bu koleksiyonu oluştururken neler hissettiniz?
Hep istediğim ama doğru zamanı beklediğim bir koleksiyondu. Çok zevkli ve heyecanlı bir süreçti benim için… Daha önce farklı giyim markaları ile iş birliği yaptım. Elbette markalardan çok teklif geliyor ancak ben yan yana durmak istediğim markalar konusunda seçici olmaya gerçekten özen gösteriyorum. Çünkü birlikte olduğum markayı sahiplenmek benim için önemli ve benimseyemediğim bir çalışmanın başarılı olacağını düşünmüyorum. Özlem duyduğum geçmişimin retro yazlarını gözümde canlandırarak yarattım bu koleksiyonu.
Plaj koleksiyonuna yansıttığınız tasarımlarınızın arkasındaki hikayeyi öğrenebilir miyiz nelerden ilham alarak yola çıktınız?
Güneşin rüzgarla karıştığı o ılık esintinin vurduğu İtalyan riviera’sı ve kadını en büyük ilham kaynağım oldu. Aslında spesifik bir yazdan değil çocukluğumda özlediğim yaz tatillerinin etkisinden bahsettim hep. Bence o zamanki insanların duyguları ve davranış biçimleri ile şu andaki insanların davranışı ve hisleri arasında çok fark bulunuyor. Duyguların ve insanların birbirleri olan ilişkileri 80’ler ve 90’larda daha samimi ve gerçek geliyor bana. Benim özlemim de aslında bu duygulardan ve hislerden ibaret.
Özgür Masur x Penti koleksiyonunda hangi tarz desenlere ve renklere yer verdiniz?
Renkler ve floral desenler plaj koleksiyonlarında her zaman bulunur, çarpıcı ve klasik renkler tercih ettim. Anadolu ikat desenlerini ve motiflerini daha güncel, döneme ışık tutan bir dönüşüm içinde ve modernize ederek sunacağım bir hikaye yazdım. Şöyle ki; İtalya sahillerinde lüksün ve eğlencenin lüksünü yansıttığımız ve hissettirdiğimiz bir koleksiyon hazırladık.
Leopar desenli parçaların yanında, korse etkisinin olduğu ve genel olarak kadınların rahatsızlık duydukları noktalara çözüm getirdiğimiz inovatif tasarımlar, genç ve enerjisi yüksek formların olduğu renklere ve desenlere yer verdiğimiz bir grup çalıştık. Mayo ve bikinilerin yanında, elbise, tulum gibi tamamlayıcı tasarımlara ve koleksiyondaki bazı mayo ve bikinilere takılan ekstra etek formundaki parçalar ile couture bir etki yaratıp, plaj partilerine devam edilebilecek seçenekler hazırladık. Koleksiyonun kendi içinde yarattığı o kontrast bütünlük beni çok tatmin etti.
Tasarımlarınızda geçmişinizden, çocukluğunuzdan hatıralarınızı yansıttığınız parçalar oldu mu?
Bu koleksiyon aslında her bir parçasında anılarıma dair izler taşıyor. Gerek desen gerek renk gerekse aksesuar seçiminde…
Özgür Masur x Penti koleksiyonundan bizlere favori parçanızdan bahseder misiniz? Birbirinden güzel parçalar arasından eminiz seçmesi biraz zor olacak 🙂
Dediğiniz gibi koleksiyonu oluşturan her parça benim için çok favori. Ancak Puccini Monokini ve kimono sanırım yarattığım kadın silüetinde görmek isteyeceğim parçaların başında geliyor.
Plaj koleksiyonu tasarlamak diğer tasarım süreçlerine kıyasla nasıl bir süreçti nasıl geçti?
Tasarım olarak benim için çok farklı bir süreç oluşturmadı diyebilirim. Kumaş, desen, kalıp hepsi birbiriyle övgü içinde olmalı kadına benim için. Penti ile bu birliktelik için bir araya geldiğimizde çok heyecanlandım. Şu ana kadar yaptığım çalışmaların dışında bir prensip vardı ortada. Anlaştığımız noktada; her şeyden önce hikayemi yazmaya, benim ruhumu yansıtmaya, detaylarımı ve profilimi kendimden uzaklaşmadan koleksiyonun stilini oluşturmaya ciddi bir emek harcadık. Eskizleri tasarım ekibimle ortaya koymaya başladık. Benim için çizim gerçekten iki saatlik bir şey. Ama hikayenin ne olacağını hissetmek ve keşfetmek çok daha önemli. Benim markamın detay yansımalarını Penti için hazırlamış olduğum koleksiyonda fazlası ile kullanmaya dikkat ederek, couture elbiseler dışında da plaj koleksiyonundaki elbiselerimde zamansızlık ve lüks tanımlamasını fazlası ile hissettirdiğimi düşünüyorum.