Yapımcılığını Darren Aronofsky’nin üstlendiği ve 20 Ocak’ta vizyona girmesi beklenen “Jackie” için heyecanlanmamızı sağlayan sebepler oldukça fazla.
Natalie Portman’ın Oscar adaylığı için de konuşulan performansının haricinde, filme dair ilham verici görünümler de tabii ki heveslenmemizi sağlıyor.
Özellikle de Portman’ın, etkileyici ve kusursuz bir şekilde Jackie Kennedy’e dönüşmesi, Jackie’nin yılın en çok ilgi gören ve konuşulan yapımları arasına girmesinin en önemli nedenlerinden olsa gerek.
Hatta Portman, rolüne o kadar yürekten girmiş ki, 74. Altın Küre Ödül Töreni’nde de adeta bir Jackie’ydi.
gelişmeler ve aile fertleriyle ilişkiler üzerinden anlatıyor.
Film, özellikle Jacqueline Kennedy’nin yaşadığı trajediyle birlikte üstlendiği “first lady” kimliğiyle “eş” kimliği arasında kalışına, bir günde hayatının değişmesine ve fedakârlıklarına odaklanıyor.
Peki, şimdi gözlerimizi Natalie Portman’ın adım adım Jackie’ye dönüşmesi anlarına çeviriyoruz.
Film, ABD Başkanı John F. Kennedy’nin suikastinin hemen öncesi ve sonrasında eşi Jacqueline “Jackie” Kennedy’nin yaşamını izliyor. ABD Başkanı John F. Kennedy’nin 1963 yılında suikast sonucu öldürülmesi, özellikle ABD toplumunu derinden yaralayan, bir nesli şekillendiren en büyük olaylardan biriydi. Jackie, o sırada Başkan Kennedy ile evli olan Jacqueline Kennedy’nin suikasttan bir hafta sonra LIFE dergisine verdiği röportajı kaynak olarak alıyor ve yaşanan yıkımı suikast günü, cenaze hazırlıkları gibi