Dominique White bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Max Mara Art Prize for Women’ın kazanan ismi olarak “Deadweight” adını verdiği eseriyle karşınızda!
Deadweight, isyan ve dönüşüm temalarını işlerken, White’ın siyahi etnik kökenliler için yeni ufuklar yaratma arayışını ve denizin metaforik gücü ile yenileyici etkisine olan hayranlığını yansıtmaktadır. “Deadweight” ismi, bir geminin yüzme ve işlev görme yeteneğini belirleyen her şeyi tek bir birime dönüştüren denizcilik teriminden esinlenmiştir. White, bu kavramı tersine çevirerek istikrar yerine kaosu getirmekte ve gerçeklikle bir metafor oluşturarak, köleliğin kaldırılmasıyla özgürlüğün nasıl mümkün olabileceğine dikkat çekmektedir.
Büyük ölçekli dört metal heykelden oluşan bu eser, demirleme halatı, gemi gövdesi ve hayvan kalıntıları gibi farklı formlar içermektedir. White’ın müdahalesiyle bu terk edilmiş malzemeler, meydan okuma sembollerine dönüşmektedir. Heykeller, yaratıcı süreç kapsamında Akdeniz’e batırıldı. Bu, suyun malzeme üzerindeki dönüştürücü etkisini keşfetmeyi amaçlayan hem fiziksel hem de şiirsel bir hareketti. Ortaya çıkan formlar, metalin paslanmasını ve oksitlenmesini, sisal, rafya ve deniz tahtası gibi organik unsurların parçalanmasını ve deniz suyunun kalıcı kokusunu sergilemektedir.
Bu çalışma, White’ın araştırma ve sanatsal pratiğinin merkezinde yer alan Afro-futurizm, Afro- pesimizm ve deniz hiyerarşisi kavramlarını bir araya getiriyor. White’ın eserleri, okyanus dünyasında, kapitalist ve sömürgeci etkilerden kurtulmuş, akışkan, isyankar gerçeklikler sunma potansiyeline sahip bir Afro geleceği tasavvur ediyor. White’ın heykelleri veya ‘işaret fişekleri’, denizle bağlantılı, hayali dünyaları anımsatır ve “henüz gerçekleşmemiş, ancak gerçekleşmesi gereken bir [Siyah] geleceği” öngörür.
White, Max Mara Art Prize for Women’a layık görüldükten sonra, Collezione Maramotti tarafından düzenlenen altı aylık art residency boyunca Deadweight projesi üzerinde çalıştı. Bu süre zarfında White, Agnone, Palermo, Cenova, Milano ve Todi gibi şehirleri gezerek; akademisyenler, araştırmacılar, denizcilik tarihi ve Akdeniz köle ticareti uzmanları ile iş birliği yaptı. Ayrıca, tarihi dökümhaneleri ve zanaat atölyelerini ziyaret edip; geleneksel ve çağdaş metal işleme tekniklerinde uzmanlardan yeni beceriler öğrendi. Max Mara Art Prize for Women, Whitechapel Gallery, Max Mara ve Collezione Maramotti arasındaki iş birliğine istinaden verilen tek görsel sanat ödülüdür. Bu ödül, kariyerlerinin önemli noktasındaki kadın sanatçıları teşvik etmeyi ve görünürlüklerini artırarak, yeni eserler geliştirmeleri için onlara mekan, zaman ve kaynak sağlamayı amaçlar. Ödülün önceki kazananları arasında Emma Talbot, Helen Cammock, Emma Hart, Corin Sworn, Laure Prouvost, Andrea Büttner, Hannah Rickards ve Margaret Salmon gibi isimler yer alıyor.
Bina von Stauffenberg’in başkanlık ettiği Dokuzuncu Max Mara Art Prize for Women jüri paneli, galerist Rózsa Farkas, sanatçı Claudette Johnson, yazar Derica Shields, koleksiyoner Maria Sukkar ve Whitechapel Gallery Direktörü Gilane Tawadros gibi sanat dünyasının önde gelen profesyonellerinden oluşmaktadır. Deadweight, Whitechapel Gallery’deki sunumunun ardından, Reggio Emilia’da (İtalya) bulunan Collezione Maramotti’ye taşınacak olup, 27 Ekim 2024 – 16 Şubat 2025 tarihleri arasında ziyaret edilebilecektir.
Whitechapel Gallery’deki sunum, Whitechapel Gallery Özel Projeler Küratörü Katrina Schwarz tarafından kürate edilmiştir. White’ın altı aylık İtalya art residency serüvenini anlatan kısa bir belgesel, Whitechapel Gallery’deki sergi süresince gösterilecek ve online olarak izlenebilecek. Aynı zamanda, sergiyle eş zamanlı bir sergi kataloğu üretilecek.
