Maksimalizm, özellikle ev dekorasyonunda sıkça karşımıza çıkan bir terim. Maksimalist stil, ev ortamından çıkıp moda sahnesine taşındığı zaman ise işler iyice cafcaflı bir hâl alıyor. Renklerin, desenlerin ve kesimlerin sansüre mahal vermeden özgürce bir arada kullanılmasıyla rengarenk bir curcuna oluşturmanın hedeflendiği bu kalıp, son yılların “sessiz lüks” gibi sadeleşme hareketlerine kafa tutuyor. “Çok, azdır” diyerek maksimalist bir stil için harekete geçiyoruz.
Kapak: @annagolkayepez
Maksimalist bir stili benimsemek için ilk adım, elimizi korkak alıştırmamak. Hayal gücümüze ket vurmadan ve neyin neyle uyumlu olabileceğine çok da kafa yormadan, cesaretimizi konuşturarak parçaları bütünleştiriyoruz. Desenlerle ve baskılarla dolu kıyafetlere dolabınızda daha çok yer açmak için kapsül dolap gibi minimalist akım öncüleriyle hafifçe vedalaşıp renkli ve abartılı parçalara yönelmeniz gerekiyor. Dikkat çekici tonlarla kuşatacağınız renk skalası, optimistlik seviyenizi artırırken maksimalist stil için temelinizi de atıyor. Pembe, turuncu ve yeşil renkler başlangıç için harika opsiyonlar olabilir.
Abartıya doyum yok. Volanlar, karpuz kollar, devasa kemerler ve dramatik drape detayları gibi unsurlarla görünümünüzü güçlendirin. Maksimalist ruhun tarzını yansıtmak içinse aksesuarlar mutlak bir şart. Büyük inci kolyeler, kocaman küpeler ve tüm parmaklarınızı kaplayacak rengarenk yüzüklerle sıkı dostluklar kurmanız gerekecek.
Unutmayın, siz bir “clean girl” trendi takipçisi değilsiniz. Makyaj ve saç stilinizi yeniden yorumlayarak renkli far paletlerine ve capcanlı rujlara yönelebilir, keskin eyeliner ve göz kalemleriyle bakışlarınızı belirginleştirebilirsiniz. Üstelik saçlarınızı hacimlendirerek gösterişli saç aksesuarlarıyla da kombinlerinizi destekleyebilirsiniz.
