Maison Francis Kurkdjian’ın ikonikleşen Baccarat Rouge 540 serisi, Zorlu Center’da düzenlenen etkinlikle tanıtıldı. Cemiyet hayatının önemli isimlerinin katıldığı, parfümün yaratılış ve isim hikayesinin detaylarıyla anlatıldığı etkinliğe katılanlar, Maison Francis Kurkdjian’ın duyuların simyasını simgeleyen vazgeçilmez eserini keşfetti.
Maison Baccarat’nın 250. yıl dönümünü bir parfümle kutlamak için yaratılan Baccarat Rouge 540’ın sırları, 26 Mayıs günü Zorlu Center’da düzenlenen etkinlikle gün yüzüne çıkarıldı. NeoBloom Kurucu Ortağı Birgül Ulucan Öztürk ev sahipliğinde Baccarat Rouge 540 parfümlerinden vücut kremlerine, kokulu ve parlatıcı vücut yağlarından saç spreylerine, ev ürünlerinden seyahat paketlerine kadar serinin tüm ürünlerinin tanıtıldığı etkinlikte, parfümün yaratılış hikayesi de anlatıldı. Workshop ve koku atölyelerinin de yapıldığı etkinliğe katılanlar, markanın felsefesi ile tanışma ve ürünleri deneme fırsatı buldu.
24 karat altın tozu ve 540 derecede pişirilen kırmızı kristalin eşsiz hikayesi parfümün ismine yansıdı
Maison Francis Kurkdjian’ın duyuların simyasını simgeleyen vazgeçilmez eseri Baccarat Rouge 540, Francis’in yaratıcılık sürecindeki ilk ve en önemli adımı olan yaratıcı isim anlayışını büyük bir gururla kalbinde taşıyor. Baccarat Rouge 540’ın ilhamını taşıyan yaratılış hikayesi, kristal imalat atölyelerine dayanıyor. Parfüm ismini; 1839’da Fransa’da renkli kristal üreten ilk cam fabrikası Baccarat’dan ve bu fabrikada üretilen ‘Baccarat kırmızısı’ olarak adlandırılan koyu kırmızı kristalden alıyor. Maison Baccarat’nın imzası olan bu ayırt edici kırmızı kristali yaratmak için 24 karat altın tozu, erimiş kristale eklenir ve 540°C’de pişirilir. Parfümlerde hikaye ve isimlerde yaratıcı yaklaşımını Baccarat Rouge 540’ta da bırakmayan Francis Kurkdjian, her zaman olduğu gibi eşsiz ilhamını ve hikayesini, parfüm ismine de kazıyor.
Yaratıcısı ile aralarında yaşanan diyaloğu mineral, ateş ve işçilik aurası ile anlatıyor
Kristalin şeffaflığını ve yoğunluğunu bir kokuda vermek isteyen Francis Kurkdjian, Baccarat Rouge 540’ta, ilginç ve ilham verici bulduğu zıtlığıyla son derece yoğun ancak oldukça kolay tanımlanabilir bir canlı kokuya imzasını attı. İlk yıllarda 250 adet ile sınırlı üretilen ve kısa sürede yakaladığı başarı ile Maison Francis Kurkdjian’ın koku gardırobuna giren Baccarat Rouge 540, yoğun kokusu ve yaratıcı hikayesi ile meydan okumasını sürdürüyor. Özenle seçilmiş az bileşenle kristalin şeffaflığını ve yoğunluğunu vurgulayan, parlak ve yoğun parfüm, malzemeler ve yaratıcısı ile aralarında yaşanan diyaloğu ‘the mineral’, ‘the fire’ ve ‘the craftsmanship’ olmak üzere üç aura ile anlatıyor.
Baccarat Rouge 540 hikayesini iki farklı formülde anlatıyor
Baccarat Rouge 540; çarpıcı kokusal damgasını Eau de Parfum, yoğunluğun zirvesini Extrait de Parfum olmak üzere iki farklı formül ve üç farklı boyuttaki şişesi ile yaşatıyor. Yasemin ve safranın üst notalarda eşlik ettiği Eau de Parfum’ün orta notasında sedir ağacı, alt notasında ambroxan yer alıyor. Çiçeksi ahşap kehribar dokusuyla parfüm, tüm nota geçişleriyle etrafına ışıklar saçan, oldukça yoğun ve aydınlık bir patika hissi veriyor. Mısır asıllı İspanyol yasemini ve safranın üst notalarda yer aldığı Extrait de Parfum’ün orta notasını acı badem ve sedir ağacı veriyor. Alt notada ise ahşap misk doku uyumu ambroxan ile yakalanıyor. Extrait de Parfum, Eau de Parfum’deki çiçeksi ahşap kehribar dokusunu koruyor.
Parfümün yarattığı hisleri her an her yerde yaşayın
Banyo, vücut bakımı ve lifestyle/günlük ürünlerin de yer aldığı Baccarat Rouge 540 serisi, parfümün yarattığı hisleri her an her yerde yaşama imkanı tanıyor. Kokulu vücut kremi, kokulu vücut yağı, parlatıcı vücut yağı ve kokulu saç spreyi gibi birçok detayın bulunduğu koleksiyon, günlük bakım ihtiyaçlarına da yeni bir koku yoğunluğu getiriyor. Gideceğiniz her yerde yanınızda taşıyabileceğiniz taşınabilir tasarımı ve yüksek konsantrasyonu sayesinde kendinize yapabileceğiniz en büyük jesti sunan Baccarat Rouge 540, her yere kristal gibi ışıltılı ve yoğun kokunuzu götürmenize yardımcı oluyor.
