Kış aylarında 17 saate kadar gece yaşamalarına rağmen, Danimarkalıların dünyayı en mutlu insanları olduklarını duymuşsunuzdur. Peki bu mutluluğun sebebi sizce ne? Aklınızdan bin bir düşünce geçmeden bu sırrı açıklayalım: Hygge felsefesi.
Son zamanlarda İskandinav stilinin sosyal medyada birçok trendi ele geçirmesiyle, İskandinavların yaşamlarını çok daha merak eder olduk. Bugün bahsedeceğimiz konu her ne kadar stilden bağımsız olsa da, İskandinavların bitmek bilmeyen pozitif enerji ve mutlulukları aslında en az stilleri kadar gündemde.
kapak karesi: @emilisindlev
İçindekiler
Hygge nedir?
Kabaca kelime anlamına baktığımızda ‘rahatlık’ anlamına gelen bu terim, İskandinav kökenli insanlar için sıcak, eğlenceli bir atmosfer yaratmak manasına da geliyor. 17 saate kadar çıkan gece saatleri göz önüne alındığında kasvetli bir ruh haline bürünmenin kaçınılmaz olduğu İskandinavlar, söz konusu kış ayları olduğunda bol miktarda mum ile odalarını aydınlatarak, ruh halleri için rahatlığın en önemli şey olduğunun altını çiziyorlar.
Sadece birkaç küçük adımda sizi çok daha mutlu, iyi ve rahat hale getirmeyi vaat eden Hygge felsefesini hayatınıza nasıl uyarlayabileceğiniz konusunda kafanız karışıksa, kolay fakat etkili bu birkaç adımı buyurun birlikte inceleyelim…
Çok sayıda mum yakın
Danimarkalı birçok insan, “Mum yoksa, hygge yok.” tabirini günlük hayatta çok sık kullanıyor. Bu düşüncenin doğru olduğunu belirtelim, söz konusu tamamen rahatlamak ve dinlenmek için uygun bir atmosfer oluşturmaksa, mumlar kesinlikle işinize yarayacaktır. Burada parantez açmamız gereken önemli bir konu var, kast edilen mumlar birçoğumuzun kokusuna hayran olarak yaktığı kokulu mumlar değil. Bahsedilen mumlar, tamamen doğal veya tamamen doğal olmasa da içeriği çok daha saf olan balmumu mumları.
Mumları nasıl yerleştireceğiniz konusuna gelecek olursak, her yüzeyde küçük dekoratif mum kümeleri yapabilirsiniz. Yumuşak, sizi kesinlikle evinizde hissettirecek şekilde atmosferik ışıklar seçen mumlar seçmenizin son derece önemli olduğunun da tekrar altını çizelim.
- İlginizi çekebilecek bir diğer yazı>>>>>> Kopenhag Moda Haftası’nın dikkat çeken sokak stilleri
Rahatlamak için küçük alanlar oluşturun
Hygge felsefesini evinize taşımak için, iç tasarımda ufak dokunuşlar yapabilirsiniz. Rahat ve açık bir alan yaratmak, hygge felsefesini uygulamanız için oldukça ideal. Örnek verecek olursak, birkaç yumuşak koltuğu bir araya getirebilirsiniz, aralarına bir kilim, ortamı daha romantik hale getirmek için loş ışıklı abajur, birkaç kırlent ve battaniye ile kendinize o akşamlık küçük bir yaşam alanı oluşturabilirsiniz. O alana baktığınızda sevimli, samimi ve rahat hissettireceği için arkadaşlarınızla oturduğunuzu, favori kitabınızı okuduğunuzu ya da tek başınıza aralıksız birkaç bölüm dizi izlediğinizi hayal edebilirsiniz. Belki de bu akşam bu değişikliği yapmanın tam zamanıdır, ne de olsa hayaller gerçekleşmek için var olmaz mı?
Sıcak içecekler için
Aklınıza gelebilecek her sıcak içecek, hygge felsefesiyle kucaklaştığınız alanda size eşlik edebilir. Belki sakinleştirici bir papatya çayı, belki bol köpüklü latte, belki de üzerinde marshmallow’uyla gereken tatlı ihtiyacınızı karşılayacak sıcak çikolata… Karar sizin!
Bol yünlü giysiler giyebilirsiniz
Mevsimsel değişimler ve küresel ısınmayı göz önüne aldığımızda bu durum her ne kadar zor olsa da, yün kazakların favori gecenize eşlik etmesi pek de fena fikir sayılmaz. Ancak buna zorunda olmadığınızı da belirtelim. Hygge giysiler, işten eve gelir gelmez üzerinize giydiğiniz rahat eşofmanlardan, sarındığınız anda sizi kucaklayan eşarbınıza kadar sizi rahat ve iyi hissettiren şeylerdir.