Günlük yaşama ayak uydurabilmek için normalden daha fazla alkol tüketiyor, yakın arkadaşlarınızla sebepsiz yere kavga ediyor ve tüm bunların sonsuza dek sürerek üstesinden gelemeyeceğinizi düşünüyorsanız geçmişte yaşadığınız travmatik olaylar bilinçaltınızda halen etkisini sürdürüyor olabilir.
Pek çok insanın farkında bile olmadığı bu durum ile gizlice savaştığınız bir şey olup olmadığını anlamanın beş işareti yazının devamında…
Kapak Fotoğrafı: @hannaschonberg
İçindekiler
Her Zaman Öfkelisiniz
Normalde birlikte çalışmayı sevdiğiniz yöneticiniz neden performansınızın düşük olduğunu sorguluyor veya yakın bir arkadaşınız planlarınızı neden son dakika iptal ettiğinizi soruyor olabilir. Her iki senaryoda da karşı tarafa normalden daha çok sinirleniyor ve nedenini bilmiyor olabilirsiniz. Bu durumda, size en yakın olan dostlarınız sürekli bu duygu durumunuzu yükleniyor ve hoşlarına gitmemelerine rağmen sizi idare ediyor. Travma ve Bağımlılık Uzmanı olan Diane Young bu durumu şu sözlerle açıklıyor: “Bahsi geçen insanların hayatlarında, özellikle de yakın oldukları kişilerle aralarında çok fazla çatışma geçebilir.”
Yeni Alışkanlıklarınız Var
Nedenini bile bilmeden su yüzüne çıkan endişeli duygulardan kaçınmak veya bunlarla baş başa kalmak için koltuk değneği olarak kullandığınız yüksek alkol tüketimi, tütün kullanımı ve çok sık seks yapmak gibi alışkanlıklar hayatınızın merkezinde yer alabilir. Geçmişe dair hissettiğiniz duyguları köreltmeye çalışıyor ya da sadece günü geçirmek amacıyla bunları sık sık tekrarlıyorsanız, alışkanlık haline gelmiş demektir.
Konudan Kaçınıyorsunuz
Geçmişe dair travması olan bireylerin terapiye başlayana kadar bu durumdan haberleri olmadığını biliyor muydunuz? Bunun nedeni beynin en iyi yaptığı şeyi yapması, yani bizi travmatik olaylardan koruması. Bu birkaç şekilde gün yüzüne çıkabilir, örneğin çocukluk travmalarınızı hatırlamıyor olabilirsiniz. Durum bu şekilde olsa bile ‘Çocukluk travmalarım var.’ cümlesinden kopmalısınız. Bu durumu Diane Young şu şekilde açıklıyor: “ Konunun beynimize duygu ve hafızayı nasıl işlediğimizle ilgisi var. Karmaşık travmaya sahip insanlar çocukken deneyimlerini gömerler, ilerleyen yıllarda yetişkin olduklarında biraz hayal kurmaya ya da inkar içinde yaşamaya eğilimlidirler.”
Her Şey Sizin Kontrolünüzde Olmalı
En güçsüz ve en masum yıllarınızda yani çocuklukta yaşanan travma, yetişkinlikte olumsuz etkilere yol açabilir. Bahsettiğimiz olumsuz etkilerden en sık rastlananı ise kesinlikle ‘kontrolcülük’. Çevrenizdekilerin eylemlerini kontrol etmekten, karşınızdaki kişileri memnun etmek için onların bütçelerini, duygularını kontrol etmek sizin için vazgeçilmez bir eylemdir.
Kendinizi ‘Boş’ Hissedersiniz
‘Kendini ‘boş’ hissetme’ her ne kadar depresyona bağlı bir duygu durumu olsa da travmalarınız için de geçerlidir. Diane, “İnsanlar terapiye kendileri gibi hissetmedikleri için geliyorlar – motivasyonları yok ya da kaygı yaşıyorlar. Çoğu zaman ‘En iyi hayatımı yaşamıyorum.’ şeklinde cümleler kurarlar ve bu tarz cümleler onları motivasyonu eksik bireyler yapar.” Bu tarz konuşmaların sebepleri terapiye gelene kadar tam olarak anlaşılmaz. Eğer tek başınıza terapi konusunda halen ön yargılarınız varsa grup tedavileri size daha cazip gelebilir.