Ülkemizde ilk defa 2008 yılında uygulanmaya başlanan G-Shot; diğer adıyla G noktasını genişletme aşısını Dr. Oytun İdil ve Dr. Nazmi Bayçın’a sorduk.
Sadece rivayet mi yoksa her kadının bir G noktası var mı bilmiyoruz, ancak yıllar yılı tatmin olmadan yaşanan cinsel hayat gerçeğinden hepimiz haberdarız. Ülkemizde ilk kez 2008 yılında uygulanmaya başlanan G-Shot’ı bu nedenle tekrar gündemimize aldık. Üstelik uzman görüşleri, aşının faydalı olduğu örneklerle dolu…
Doktor Nazmi Bayçın; “Vajinanın ön duvarında, yaklaşık üç santim içeride bulunan G noktası, klitoris gibi cinsel uyarının oldukça yoğun hissedildiği bir yerde. Amaç G noktasının olduğu bölgeyi dolgunlaştırarak cinsel ilişki sırasında daha kuvvetli sürtünme oluşmasını sağlamak. Diğer noktalara göre daha hassas olan G noktasının, kuvvetli sürtünmeye maruz kalması cinsel ilişkiden alınan hazzı da doğal olarak artıyor. Operasyonda insan vücudu ile uyumlu ya da vücut dokusunda zaten var olan maddelerin yapay olarak hazırlanmış formları yaygın olarak kullanılıyor. Bu maddeler insan dokusu ile uyumlu olmasından dolayı herhangi bir yan etki, alerji, doku reddi gibi istenmeyen etkiler ortaya çıkmıyor. Aynı amaca yönelik hazır dolgu maddelerinin yanı sıra kişinin kendi vücudundan alınan dokular da uygulanabiliyor fakat dolgu maddeleri enjeksiyon şeklinde uygulanırken, vücudun kendi dokularının uygulanması cerrahi bir işlem gerektiriyor” diyor. Dr. Oytun İdil de; “Bu aslında bir aşı değil, dolgu uygulaması” diyor ve ekliyor; “Bu uygulamanın mucidi Dr. Matlock, başlangıçta kolajen dolgu kullanıyordu ama son yıllarda hyalüronik asitli dolgulara geçti. Biz Türkiye’de baştan beri hyalüronik asitli dolguları kullandık çünkü hem daha etkili hem de hayvansal kaynaklı olmadığından hastalık bulaşma riski yok.”
Peki, kadınların cinsel ilişkiden zevk alabilmeleri için son çare G-Shot mı? İdil; “G-shot orgazm olamayan kadının orgazm olmasını sağlamaz. G-shot ancak vajinal yolla uyarılarak zaten orgazm olabilen kadında orgazmın derinliğini artırabilir. Bu durumda partnerin de g noktasını uyarmayı bildiğini varsayıyoruz. Diyelim ki erkek kadını vajinal yolla uyarma yollarını biliyor ama kadın buna rağmen hiçbir şey hissetmiyor, bu durumda g-shot uygulaması da etkili olmaz. Orgazm olamama sorunu için cinsel terapiler gerekiyor” diyor. Bayçın; cinsel problemlerin kökeninde birçok neden olduğunu, bunların başında da yanlış ve eksik bilgilenme, toplum kültürü, kişilik gelişiminde aile ve çevrenin etkisinin geldiğini söylüyor. “G-Shot uygulaması tüm bu nedenlerden dolayı olabilecek orgazm problemlerini tek başına çözebilecek mucizevi bir etkiye sahip değil. Problemleri partneriyle karşılıklı konuşarak ya da psikolojik danışmanlık hizmeti alarak çözüm bulamayan kadınlar için son çare olarak düşünülebilir” diyor.
Aşının yapısında ilk uygulanmaya başlandığı zamandan sonra herhangi bir değişiklik oldu mu diye sorduğumuzda ise Bayçın; “Uygulamanın ilk başladığı yıllardan bugüne uygulama tekniğinde herhangi bir değişim olmadı. Ancak kullandığımız dolgu maddelerinin moleküler yapıları geliştirilerek daha uzun etki süresi oluşturuldu” diyor.
“Normalde çiftler ilişkiden önce ön sevişmeye zaman ayırmalı ve birbirlerinin erojen bölgelerini keşfetmeliler”
Doktor Oytun İdil’in hastalarıyla yaşadıklarından aktardığı bazı anekdotlar da Türkiye’de cinsel bilgi paylaşımının eksik ve yanlış yapıldığına çok iyi örnek oluşturuyor. “G-Shot uyguladıktan sonra en ilginç geri dönüşü Anadolu’dan gelen bir çiftten aldım. Uygulamayı yaptığımız gün kadın hastamızın eşi ile g noktasının uyarılması hakkında birkaç dakika konuştuk. Bu bölgenin nasıl uyarılması gerektiğini anlattım kendisine. Bunu anlattığım zaman bana ‘parmakla böyle bir şey yapmanın normal olup olmadığını’ sordu. Aradan on gün geçti hastamı aradım, bir fark yaratıp yaratmadığımızı sormak için aradığımı söyledim. Sonuç son derece pozitifti ve işlemi yaptırmaktan vazgeçtiler, çünkü sorunu çözmüşlerdi… Bir hastamdan da şöyle bir mail aldım; ‘Sitenizdeki g-shot sayfasını eşimle birlikte okuduk. Vajinal yolla orgazm hakkında bilgi sahibi olduk. Sayenizde hayatımız değişti, teşekkür ederiz.’ Bu hasta hiç g-shot yaptırmamış ama web sitemden g noktasının nasıl uyarıldığını okumuş. Sırf bunu uygulayarak mutluluğa ulaşmışlar. Dediğim gibi bu vakalar, asıl meselenin g-shot değil, cinsel eğitim olduğunu doğruluyor.” Nazmi Bayçın da Doktor İdil Oytun’la aynı görüşte; “Bulunduğumuz toplumda cinsel bilgiler, herhangi bir eğitim yolu ile insanlara verilmiyor. Hemen herkes cinselliği yakın çevresindeki doğruluk değeri tartışmalı bilgilere kendi deneyimlerini ekleyerek öğrenmeye çalışıyor. Cinsellikte -yanlış da olsa- erkeğin aktif, kadının pasif olarak konumlandırılmasını, cinsel problemlerin altında yatan en önemli neden olarak görüyorum. Doğru bilgilerin kontrollü bir şekilde insanlara verilerek, cinselliğin her insanın doğal ihtiyacı olduğu bilincinin yerleştiği bir kültürün yapısının oluşturulması, inanıyorum ki, cinsel problemleri büyük ölçüde çözecektir” diyor.
Anlaşılan o ki, birçok tedavi gibi G-Shot da kişinin kendi gayretleri olmaksızın tek başına çare değil. Çiftlerin birbirlerini her açıdan tanımaları ve anlamaları kadının cinsel ilişkiden zevk alması için en önemli şart.