Burcunuza göre en büyük ilişki hatanız

Kabul edelim, hiçbirimiz mükemmel değiliz. Hepimiz ilişkilerde hatalar yapıyoruz ve bazen bu hatalar bize unutamayacağımız hayat dersleri veriyor. Bazen ise bu hatalar ders vermek yerine, farkına bile varmadan bizi toksik ilişki kalıplarına sokar. Bu kalıplardan kurtulmanın bilinen en geçerli yolu gerçeklerle yüzleşmektir. Sizi biraz üzebilecek gerçeklik kontrolü için hazırsanız okumaya devam edin!

Koç: Partnerinizi Hafife Alıyorsunuz

Aradığı gücü kendi içinde taşıyan koç, bağımsız olarak gelişmek konusunda oldukça başarılı. Ancak bu şiddetli özerklik bazen sizin yararınızdan çok zararınıza olabilir. Gün geçtikçe hayal ettiğiniz lider karaktere ulaşmanızın yanı sıra ikili ilişkilerinizde partnerinize ‘hayranınız’ gibi davrandığınız bir gerçek. Unutmamanız gereken nokta, sağlıklı bir ilişki; bir tarafın baskın olması ve partnerinizin her zaman en büyük hayranınız olmasını beklemekten çok daha fazlasıdır. Partnerinize her ihtiyacınıza cevap veren ‘Siri’ gibi davranmak zamanla aranızda beklenmedik duvarların oluşmasına sebep olabilir. Karşınızdaki kişiyi hafife almayın, partnerinize istediği şekilde yükselmesi için elinizden gelenin en iyisini yapın.

Boğa: Karşınızdaki Kişiye Açık Değilsiniz

Boğa burcunun inatçı bir kişiliğe sahip olduğu maalesef sır değil. Ancak insanlar, özellikle değişime karşı olan bu direncinizin duygularınızı da kapsadığını her zaman fark etmez. Sabit kararlı olmanıza rağmen, ikili ilişkilerde barış ve uyum sizin için çok önemli. Özgün düşünce ve duygularınızla yüzleşmekten kaçarsanız, partnerinizi beklemediğiniz bir anda kaybedebilirsiniz. İlişkinizin başlangıcında, sorunları görmezden gelerek her şeyin yolunda olduğunu düşünebilirsiniz ancak durum bundan çok daha fazlası. Her şeyi içinize atmak, ilişkinizde sorun yokmuş gibi davranmak; gün geçtikçe partnerinize karşı anlamsız bir öfke duymanıza sebep olabilir. Unutmayın, fazla drama iki tarafı da strese sokar!

İkizler: İlişkiden Çabuk Vazgeçiyorsunuz

İlişki sırasında veya öncesinde partnerinize karşı beslediğiniz duygularla yüzleşmek yerine, iyi giden bir ilişkiyi bağlanma korkularından dolayı bitirmek tam ikizler burcuna göre değil mi? Cevap maalesef evet! Her ne kadar eğlenceli ve oyun dolu bir ilişki için gün içinde hayal kursanız da, bu hayaliniz gerçekleştiği anda neredeyse arkanıza bakmadan kaçıyorsunuz. Bu sorunu nasıl aşacağınızı düşünüyorsanız, ilişkinizde yaşanan anlaşmazlıklara; ilişkinin sonu olarak bakmamanızı tavsiye ederiz. Belki de hayatınız boyunca unutamayacağınız tutkulu ilişki biraz çaba gerektiriyordur, ne dersiniz?

Yengeç: Bireyselliğinizi Kaybediyorsunuz

Yengeç burcunun karşısındaki kişiye güvenmesi ve kalbini açması diğer burçlara oranla daha zordur. Açıldığında ise yengeç karşısındaki kişiye sadece açılmakla kalmaz, kendini adeta ilişkiye adar. Bir yandan, yengeç burcunun bu tavrının tutkulu bir aşkın anahtarı olduğunu düşünebilirsiniz. Diğer yandan ise, gün geçtikçe ilerleyen ilişki; yengeç burcunun karşısındaki kişiye neredeyse bağımlı olmasına, kişisel sınırlarını tamamen kaldırmasına ve kendi kimliğini ilişkinin kimliğine kaptırmasına yol açabilir. Arkadaşlarınız ve aileniz ilişkiye başladıktan sonra tamamen farklı davrandığınızı söylerlerse, bu durumdan bahsediyor olabilirler. İlişki esnasında bireyselliğini korumalısın yengeç! Unutmamalısın ki, seni en başta özel yapan şey buydu.

Aslan: Duygularınızın Sorumlusu Partneriniz Değil

Hayat istediği gibi gittiğinde hepimiz gibi aslan burcu da dünyanın en mutlu insanı olabilir! Hayat planladığınız gibi gitmediğinde ise hüzünlü ruh halinizin sebebi partnerinizmiş gibi davrandığınız üzgünüz ki gerçek. Partneriniz size ne kadar tutkuyla âşık olsa bile, karşınızdaki kişinin de bir sınırının olduğunu unutmamalısınız. Yaşadığınız hüzünlü durumu partnerinize gereğinden fazla yansıtmak yerine papatya çayı eşliğinde duygu durumunuzla alakalı sakin bir konuşma gerçekleştirebilirsiniz.

Başak: İnsanları Değiştirmeye Çalışmamalısınız

Zodyakın düzeltici kişiliği başak, söz konusu ilişkisi olduğunda ‘düzen’ huyundan taviz vermeli. Karşınızdaki kişiyi kendisine özgü hareketleri ile kabul etmek yerine, “Onu düzeltebilirim” sloganıyla yola çıkarsanız; ilişkiniz peri masallarına konu olacak kadar büyük bir aşka dönüşmeyebilir. Sizi rahatsız eden küçük alışkanlıkları partnerinize kötü bir amaç doğrultusunda söylemediğinizi biliyoruz. Dürüst olmak gerekirse, karşınızdaki kişi bazen bulaşık makinesini sizin istediğiniz şekilde değil, kendi istediği şekilde doldurmak isteyebilir. Bu gibi durumlardan şikâyetçi olmak yerine, karşınızdaki kişiyi olduğu gibi kabul etmenizi öneririz.

Terazi: İlişkilerde Pasif-Agresif Olabilirsiniz

Hiçbir zaman ortada bir sorun olduğunu kabul etmeyen terazi, ikili ilişkilerde bunu bırakmanızı tavsiye ederiz. Gülümsemenizin yavaş yavaş söndüğü ve tabir yerindeyse melekten şeytana döndüğünüz ani ruh hali değişimleri, partnerinizi korkutabilir. Karşı tarafın herhangi bir hareketi sizi rahatsız ettiyse, bunu mutlaka konuşarak çözüme ulaştırmanız gerek. Sahte bir gülücükle konuyu geçiştirmeniz ileride daha büyük sorunlara yol açabilir, bizden söylemesi!

Akrep: Sizin İçin Drama Olmazsa Olmaz

Sakin tavırlar yerine çoğu zaman aşırıya kaçan hareketleriyle dikkat çeken akrep, herhangi bir konuda mutsuz olduğunda etrafındaki insanlara da bunu yansıtabiliyor. Partneriniz bu ruh halinizin farkına varmış ve yapıcı bir konuşmayla size yardım etmeye çalışıyorsa, öfkelenmek yerine sakince karşınızdaki kişiyi dinleyin. Aleyhinize yapılan konuşmalar sizi partnerinizle bir takım değilmişsiniz gibi hissettirse de, derin bir nefes alın ve zeytin dalını kucaklamaya hazırlanın.

Yay: Duygularınız Konusunda Dürüst Değilsiniz

Hayat isteğinizin aksine sadece eğlence ve oyundan ibaret değil. Korkularınızı, duygularınızı hatta hayallerinizi çoğu zaman hafife alıyorsunuz. Partnerinizle aranızda bir sorun olduğunda muhtemelen sakin kalacak ve bunu tartışmayacaksınız. Fakat birçoğumuz gibi yaşadığınız sorunu arkadaşlarınıza tüm detaylarıyla anlatacaksınız. Arkadaşlarınızın yaptığı yorumlar büyük ihtimal ilişkiye bakış açınızı değiştirebilir ve partneriniz ne olduğunu anlamadan maalesef ilişkiniz bitebilir. Bu durumu çözmenin en temel yolu, ilişkinizde bir sorun var ise bunu ilk olarak partnerinizle paylaşmanız.

Oğlak: Herkesin Size Zarar Vereceğini Düşünüyorsunuz

Partnerinizle birlikte hayat kurmak için harekete geçmekte hiçbir probleminiz yok, ta ki iç karamsarlığınız dışa vurana kadar. Farkına bile varmadan partneriniz değil her şeyden şikayet etmeye başlarsınız. Dürüst olmamız gerekirse, bu sizin karamsar bir insan olmanızın getirdiği bir sorun değil. Kendinizi güvende hissettiğiniz yerlerde oldukça neşelisiniz. Karamsar yönünüz aslında sizin savunma mekanizmanız, bir şeylerin yolunda gitmeyeceğine dair eninde sonunda endişeye kapılıyorsunuz. Bu ruh halinden olabildiğince hızlı kurtulmaya çalışın, unutmayın ki herkes kadar sizde sevgiye layıksınız!

Kova: Her Zaman Kazanmak Zorunda Hissediyorsunuz

Zekiliğiyle öne çıkan kova, ilişkilerin bir plana bağlı olmadığını kavramanız gerek! Sırf değişimden korktuğunuz için insanları kontrol edemezsiniz. Bu gibi durumlarda daldığınız derin düşünceler, gün sonunda ‘tüm dünyanın size karşı olduğu’ hissiyle bitebilir. Yaşadığınız problemlerde uzlaşmaya çalışmak yerine, küçük anlaşmazlıkları bile tartışma yaratacak seviyeye getirmemenizi öneririz. Unutmamalısınız ki, aşk kimin kazandığıyla ilgili değildir, tartışmada kimin galip geldiğine bakılmaksızın; kalbinizi açmak ve partnerinizle bir şeyler paylaşmakla ilgilidir.

Balık: İlişki İçin Hayatınızdaki Çoğu Şeyden Taviz Veriyorsunuz

Romantizm söz konusu olduğunda, bir peri masalında prenses olmak isteyen balık, bu durum yüzünden ilişkilerdeki ‘kırmızı çizgi’’leri gözden kaçırabilir. Şu an yaşamakta olduğunuz veya eskiden yaşadığınız ilişkilerinizle bağlantınızı sürdürmek için hayatınızın bazı kısımlarında kendinizden taviz verdiğinizi üzülerek belirtiyoruz. Elbette hepimizin kusurları olabilir ancak hobilerinizi, arkadaşlarınızı veya hayallerinizi ilişkiniz için geride bıraktığınızda bu bir ilişki değildir. Partnerinizle yaşayacağınız ilişkide herhangi bir şeyden taviz vermek zorunda olmadığınızı unutmamalısınız.