İstanbul’un tarihi ve kültürel açıdan en önemli semtlerinden biri olan Beşiktaş’ın daha önce hiç anlatılmamış hikâyesi.
Yazar ve mühendis Yavuz Çakmakkaya, ilk kitabı “Beşiktaş’ın Gelincikleri –
Eski Topağacı’ndan Yeni İstanbul’a”da, anılarını tarihi araştırmalarla bir araya getirerek hem Osmanlı İmparatorluğu’nun hem de Cumhuriyet döneminin en etkin semtlerinden biri olan Beşiktaş’ı, orada yaşayan insanları ve tarih sahnesindeki bilmediğimiz rollerini anlatıyor.
Beşiktaş’ın siyasal, sosyal ve ekonomik dönüşümüne tanık olurken, her biri yüreğimize dokunacak yerlerle, kişilerle ve olaylarla karşılaşıyoruz.
6-7 Eylül Olayları, İstanbul’daki son halka açık idam, Dumlupınar Denizaltısının batması, Nuri Demirağ’ın Beşiktaş sahiline uçak fabrikası ve liman kurması, Sütlüce Silah Fabrikasının patlaması gibi tarihi olayların yanı sıra Zeki Müren, Halide Edip Adıvar, Neyzen Tevfik, Sabahattin Ali gibi yolu Beşiktaş’tan geçen simaların da bir semtin ruhunu nasıl etkilediğini görüyoruz.
“Herkes ömrü boyunca zihninde, defalarca doğup büyüdüğü yerleri ziyarete gider.”
Küçük bir çocuk olan kitap kahramanının gözünden, 1940’lardan 1960’lara toplumsal belleğimizde iz bırakan önemli olayları, o günün insanlarının bakış açısını da öğrenerek izlerken, geçmişle geleceğin nasıl da bağlantılı olduğunu anlıyoruz.
Dostluğa, dürüstlüğe, iyiliğe özlem duyduğumuz günümüz dünyasından geçmişe gidip Beşiktaş’ın ve Beşiktaş’ta yaşayanların sade, gerçek ve samimi hallerine ortak oluyoruz. Yazarın yalın anlatımıyla insan ilişkilerinin sıcaklığını ve küçük şeylerle mutlu olmanın anlamını yeniden hatırlıyoruz.