2 haftada 7 kiloya kadar zayıflamanızı sağlayacak “Sıfır Göbek Diyeti” sayesinde, kısa sürede form kazanmanız mümkün.
The New York Times’ın en çok satanlar listesinde bulunan Zero Belly Diet kitabının yazarı David Zinczenko, 14 gün gibi kısa bir sürede göbeğini eritebilmeniz için, beslenme planında uygulamanız gereken 14 madde sunuyor. Babasını obezite yüzünden kaybetmiş ve kendisi de gençlik yıllarında kilo sorunlarıyla boğuşmuş olan Zinczenko, kendisine kalan genetik mirası tersine çevirmek için büyük bir mücadele vermiş ve kendisini 20 yıldır sağlıklı yaşam üzerine araştırmaya ve yazmaya adamış. Bilimsel araştırmaların yağ yakımını engelleyen unsurları nasıl tersine çevirebileceğini de yıllardır insanlara ulaştırmaya çalışıyor.
Kısa sürede kilo vermeni sağlayacak “Sıfır Göbek Diyeti“ni bir arkadaşına tavsiye üzerine hazırlamaya başladıktan sonra işi daha ciddi bir boyuta taşımış ve diyet 500 kişi üzerinde uygulanmış. Çalışmaya katılan insanların 2 hafta gibi kısa bir sürede 7 kilo kaybedebildikleri ve göbeklerinin 7.5 santim kadar incelebildiği gözlemlenmiş. Besinlerin genetik yapıları göz önünde bulundurularak hazırlanan diyet, yağların yakılmasını engelleyen genetik yapıyı sarsarak zayıflatmayı vadediyor.
İşte 14 adımda “Sıfır Göbek Diyeti”:
1- Sabahları kahvaltıdan önce enerjik yürüyüş yapın
Sıfır Göbek Diyeti paneli katılımcılarından ve diyetin uygulayıcılarından Martha Chesler, diyetin sonuçlarının kısa sürede farkedilebildiğinin altını çiziyor. 6 haftadan kısa bir sürede diyet sayesinde 10 kiloya yakın zayıflamış ve bel bölgesinde 15 santimden fazla bir incelme gözlemlemiş. Bu başarının püf noktalarından birisi de sabah yapılan yürüyüşler.
Sabah yürüyüşü ritüelleri iki seviyeye sahip. Birincisi, yapılan araştırmalara göre sabah 8:00’dan güneş batana kadar yapılan aktiviteler, aktivitenin yoğunluğu önemsenmeksizin kilo alma riskini azaltıyor. Araştırmacıların ulaştığı şaşırtıcı bir sonuç ise, sabah güneşinin metabolizmayı düzenleyerek yağ yakımını artırdığı yönünde. Kahvaltı yapmadan yapılan egzersizlerde, beden enerji kaynağı olarak direkt yağ stoğunu kullanıyor. Aynı zamanda sabah yürüyüşleri kalp ve dolaşım sağlığı için de oldukça yararlı.
2- Kahvaltıda yulaf ezmesi
Tekrar yulaf ezmesi mucizesi ile karşı karşıyayız. Bu diyete göre sabahları yulaf ezmesinden muhakkak faydalanılmalı. Kilo vermenin yanı sıra, diyeti uygulayanların kolesterol seviyelerinde %25’e kadar düşüş gözlemlenirken, kan şekeri seviyeleri de dengelenmiş. Önerilen ise sabahları yulaf ezmesi ile taze meyveleri birleştirerek tüketmeniz. Peki bu birlikteliğin mucizesi nedir? Her ikisinin de çözünemeyen lifler sunması ve kanındaki kolesterol seviyesini düşürerek yararlı bakterileri beslemeleri. Bedenin bu kombinasyonla bütirik asit tuzu olarak adlandırılan bir madde üreterek yağlanmaya sebep olan unsurları ortadan kaldırıyor. Ayrıca Kanada’da yapılan bir araştırmada, çözünemeyen liflerin, açlığı kontrol etmeye yarayan ghrelin adlı hormonun salgılanmasını sağladığı bulunmuş.
3- Kırmızı meyveler
Beslenmenizde yeşil meyvelerden çok kırmızı renkli meyvelere ağırlık vermeniz gerekiyor. Kavundan çok kırmızı elma ya da muzdan çok çilek tercih edebilirsiniz. Bu meyvelerde flavonoid adında bir bileşen bulunmaktadır ve bu bileşen yağ depolanmasını tetikleyen genetik yapıyı durdurmaktadır.
4- Avokado tüketin
Panele katılanların deneyimledikleri bir başka gerçek ise, avokadonun hayatı değiştirebilecek bir meyve olduğunu keşfetmeleri. 55 yaşındaki bir katılımcı, programın ilk haftasında 3 kilo kaybetmiş ve meyve tüketiminin önemini derinlemesine kavramış. Açlık hissi ile boğuşan bu kişi, avokado sayesinde tok kalmayı başarmış. Aynı zamanda, avokadonun cilde ve tırnak sağlığına ne kadar iyi geldiğinin de altını çiziyor.
Avokado, göbek yağlanmasının baş düşmanlarından. Nutritioon Journal’da yayımlanan bir çalışmaya göre kalp sağlığına yardımcı yağlar içeren avokado tokluk hissi sağlıyor. Yarım avokado, yenildikten saatler sonra bile yemek yeme ihtiyacını %40 oranında azaltıyor. Dahası, doymamış yağlar bel bölgesindeki yağlanmayı da önlüyor.
5- Protein içecekleri
Test paneline katılan 29 yaşındaki Bryan Wilson 6 haftada 8 kilodan fazla zayıflamış. Protein içecekleri kimi zaman atıştırmalıklarda mükemmel bir takviye sağlayabiliyor. Hazır içeceklerde onlarca kimyasal bulunabildiğinden onlardan uzak durmak lazım. O yüzden vegan proteinlere yönelinebilir.
6- Yumurtanın gücü
Kaslarınızı güçlendirmeye yarayan makrobesinler, bu beslenme planının en önemli noktalarından birisidir. Yumurta ise protein kaynağı olarak kullanılacak en basit kaynaklardan birisi. Yumurta aynı zamanda kolin adı verilen ve kırmızı et ile balıklarda da bulunan bir besin içerir. Bu besin karaciğer yağlanmasını engeller.
7- Sıvı tüketimi
Her güne başlarken, içme suyunuzun içerisine birkaç dilim limon, portakal ya da greyfurt katmalısınız. Aynı zamanda gün içerisinde 8 bardak su tüketmiş olmanız gerekiyor. Turunçgillerin delimonen adındaki karaciğer enzimlerini güçlendiren antioksidan içerdiğini aklınızdan çıkarmamalısınız.
8- Protein&Lif&Sağlıklı yağ üçlüsü
Diyetin her öğününde mutlaka bu üçünü birleştirmeye çalışmalısınız. Hazır yiyecekler fazladan yağ, tuz ve şeker içerdiğinden yiyeceklerinizi olabildiğince kendiniz hazırlamalısınız. Sağlıklı çerezler, tatlandırılmamış kuru meyveler, tohumlar ya da siyah çikolata gibi besinlerden faydalanırken, özellikle yer fıstığını es geçmemelisiniz. Yer fıstığında bulunan genistein ve resvatrol, yağ depolama genlerinin işlevsizleştirilmesinde önemli rol oynamaktadır.
9-Kısa egzersizler
Uzun süreli egzersizler, zaman darlığı ya da üşenme gibi sebeplerle işleri zorlaştırabilir. Fitness salonuna gitmek, üzerini değiştirmek ya da duş almak gibi mücadelelerden kaçınan birisiyseniz, kısa egzersiz programlarına yönelebilirsiniz. Yeni Zelanda’da yapılan araştırmalar, hem erkeklerin hem de kadınların öğünlerden önce 10 dakikalık egzersiz yapmalarının oldukça yararlı olduğunu ortaya koyuyor.
10- Besin takviyelerinizi gözden geçirin
Eğer her gün probiyotik ve vitamin takviyesi alıyorsanız, stratejinizi tekrar gözden geçirmelisiniz. Yüksek B vitamini seviyeleri obezite ve diyabet ile uzun süredir ilişkilendirilmekte. Bunun nedeni yağ genlerini tetiklemesi olarak gösteriliyor. Günlük multivitamin desteği iyi olabilir; ancak kendinizi “daha fazla vitamin daha iyidir” inancından vazgeçirmelisiniz. Aynı zamanda, ConsumerLab.com’un yürüttüğü bir araştırma, piyasada satılan probiyotiklerin iddia ettiklerinden daha az miktarda sağlıklı bakteri içerdiğini ortaya koyuyor.
11- Tatlı olarak siyah çikolata ve dut
Yapılan yeni bir araştırma ortaya koyuyor ki, kakaoda bulunan antioksidanlar kilo alınmasını engelleyerek kan şekeri seviysini düşürüyor. Aynı zamanda, Luisiana State University’de yapılan bir araştırmaya göre çikolata içerisinde bulunanlar midemizdeki mikroplarla fermante olduğunda insülin direncine sebep olan genlerin işlevsiz kalmasına ve ödem oluşumunun durmasına neden oluyor. Dut ise bu fermantasyon sürecini hızlandırarak kilo vermeyi tetikliyor.
12- Doğal somon balığı tüketin
Metabolizmanızı hızlı tutmak için ve yağlarla savaşmak için balık kadar değerli bir kaynak olamaz. Somon da bu balıklar arasında en öne çıkanlardan. Soğuk sularda yetişen ve kalp sağlığı açısından vazgeçilmez olan omega -3 barındıran somon balığını tüketirken, çiftlik balığı yerine doğal somon balığı tüketmeye dikkat etmelisiniz. Çünkü doğal somon balığında, kilo almanıza sebep olabilecek omega- 6 yağ asitleri çiftlik balıklarına kıyasla 20 kat daha az bulunuyor.
13- Yer fıstığı ezmesine güvenin
Gerçek yer fıstığı ezmesi sadece fıstık ve belki biraz tuzdan yapılır. Yer fıstığı ezmesi doymamış yağ, lif ve metabolizmanı hızlandıran protein barındırır. Ancak yer fıstığı ezmesinin kilo verme konusunda gizli bir silahı daha var: Genistein! Genistein obeziteyi tetikleyen genler üzerinde direkt olarak etki sahibi olduğu için vücudunuzun yağ depolama eğilimini yok eder.
14- Salata tüketimi
Miktar olarak fazla, kalori açısından düşük seviyedeki yeşilliklerden faydalanmakta yarar var. O yüzden öğünlerinizde bolca salata tüketmelisiniz.
.