Röportaj

“ROMANTİĞİM VE KÜÇÜK SÜRPRİZLERİ SEVİYORUM”

Günlük hayatı epey zorlaştırıyordur bu durum. Bir de oyuncular hep başka bir kafadadır, öyle de olmak zorundalar. Bizim anlamadığımız, çözemediğimiz bir kimyaları vardır, kimi zaman da egoları… Ego her insanda var, nasıl kullandığı önemli. Bunun için oyuncu olmanıza gerek yok, doktor da olsanız sıkıntı, gazeteci de olsanız sıkıntı. Örneklerini de görüyoruz zaten. Egoyu yönetmek zamanla öğrenilebilir. Biz yıllarca bu konuyla ilgili eğitildik, ben kendi adıma bir şekilde kontrol edebildiğimi düşünüyorum. Sahneye çıktığınız andaki ego ise bambaşka, onun olması ve kullanılması gerekiyor zaten. Asıl mesele sahneden inince sakinleştirebilmek. Eğer aynı egoyla devam ediyorsanız, sosyal hayatınızda büyük sorunlar yaşarsınız. Gördüğüm kadarıyla uzun ilişki insanısınız. Bunu sağlamak ekstra bir çaba gerektiriyor mu? Örneğin ünlü olmadan önce yaşadığınız ilişkilerle sonrasında yaşadığınız ilişkiler arasında fark var mı? Tanınır olmanın getirdiği birtakım değişiklikler nedeniyle… Aslında hiçbir şey değişmedi. Dışarı çıktığımda insanların beni tanıyıp sevgi gösterisinde bulunmaları, fotoğraf çektirmek istemeleri dışında… 21 yaşındaki Altan’la şu andakinin arasında hiçbir fark yok. O zaman neler hissediyor ve ilişkilere nasıl yaklaşıyorsam bugün de öyleyim. Sadece zaman içinde doğal olarak olgunlaşıyorsunuz. Saklamaya çalıştığım hiçbir şey yok, her şeyi açık yaşıyorum. Çünkü saklamaya çalıştığınız zaman merak konusu oluyorsunuz ve hakkınızda daha fazla yazılıp çiziliyor, daha fazla göz önünde oluyorsunuz. İlişkilerinizi açık yaşadığınızda insanların merak duygusu da azalıyor. Hakkınızda Wikipedi’ye baktığımda şöyle yazıldığını gördüm; ‘2013 yılında sevgilisiyle anlaşarak ayrıldı.’ İnsan bu ve buna benzer yorumları görünce neler hisseder inanın çok merak ediyorum. Hayatınız birileri tarafından bu şekilde kodlanıyor ama siz daha yarısındasınız, belki ileride daha çok şeyler yaşayacaksınız ya da bugün olduğu gibi ciddi bir ilişkiye adım atacaksınız. Hiçbir şey tozpembe değil. Hayatta her şey zor. Ben eğlence sektörünün içinde olsam da diğer insanlardan hiçbir farkım yok. Aynı sıkıntıları yaşıyoruz. Sizin de çevrenizde özel hayatınızla ilgili konularda konuşan üç, beş arkadaşınız vardır ama benim hakkımda iki kişi yazsa bütün Türkiye haberdar oluyor. Bu yüzden gazete okumuyorum. İnternette de hakkımda yazılanlara bakmadım hiç. Büyük bir kriz yoksa, ajansım Gaye Sökmen bana; ‘Altan bak hakkında neler yazılmış, bir girip bak’ demiyorsa asla ilgilenmem. Evime gazete girmeyeli de yaklaşık beş, altı yıl oldu.