En yakın erkek arkadaşlarımdan biri Kemal… Geçtiğimiz gün; ‘Hayatının büyük kısmını kız arkadaşlarına adayan kadınları hiç anlamıyorum’ diye beni şaşırtan bir yorumda bulundu. ‘Neredeyse tuvalete dahi birlikte gidecekler, tuhaf değil mi bu?’ Şaşırdım çünkü çevresinde olup bitenlerle, hele ki kadın dünyasıyla satıhta ilgilenir. Önce sözlerinin ardında hafif bir kıskançlık olduğunu düşündüm. Hatta kız arkadaşının sosyal hayatına içerlememesi gerektiğini dahi söyledim.
‘Hayır; dikkat et sen de fark edeceksin. Sevgilisi olmayan kadınlar mı daha çok yapıyor bunu? Kadın kadına eğlenceden bahsetmiyorum. Gerçi onun da fazlasını anlamıyorum. Tıpkı biz erkeklerinki gibi. Konsere, davete, meyhaneye kadın kadına gelenlere bakıyorum. İnsan hiç mi bir erkek arkadaşından ona eşlik etmesini istemez ama sözünü ettiğim bu değil. Pragmatik bir şey var ortada. Birbirlerinin her şeyine karışıyor, ortak karar veriyor, birlikte hareket ediyor, eksikliklerini kapatıyorlar. Birinin yıldızının barışmadığıyla öbürü de konuşmuyor mesela. Hatta işin içinde sosyal medyada birbirine kompliman yapmak da var. Sekssiz ilişki gibi sanki.’