SEKS & İLİŞKİLER

GEY JARGONU HAKKINDA BİLMENİZ GEREKENLER

80’LERDE LUBUNCA Daha önce de bahsettiğimiz gibi Lubunca’nın tarihi Osmanlı’ya dayansa da konu hakkında yeterli kaynak bulmak zor. Bu sebeple konuyla ilgili zamanda yolculuk yapmak için biraz daha yakın bir dönemi seçmek zorundayız. 80’ler malum, Bülent Ersoy’un televizyonlarda yasaklanıp, eşcinsellerin yeryüzünden silinmeye çalışıldığı bir dönem olarak kayıtlarda. Bu sebeple, rivayete göre Lubunca en parlak dönemini 80’lerde ve 90’larda yaşamış. ‘80’lerde Lubunya Olmak’ kitabında, o yıllarda eşcinsel ve trans bireylerin karşılaştığı boykotlar, onları Lubunca’yı daha yoğun olarak kullanmaya ittiği söyleniyor. İlerleyen zamanlarda geylerin hayata daha kolay adapte oluşu, dilin daha çok trans bireyler arasında kullanılmasına sebep olmuş. Cinsel kimliğini daha açık yaşamayı seven geylerin de bu dile hâkim olduğu su götürmez bir gerçek. Hatta konuştuğum birkaç kişiye göre Lubunca’yı ana dili gibi konuşan homoseksüel ya da heteroseksüel birçok ünlü isim bulunuyor. Kimler mi? O da bizde kalsın. İlginçtir ki, bu dile karşı olan ve kullanmayı reddeden kesimler de yok değil. Bu dilin onları ‘ötekileştirmeye’ daha çok ittiğini ve sadece zorlama bir dilden ibaret olduğunu düşünüyorlar. Lubunca hakkında soru sorduğum çoğu gey arkadaşım böyle bir dilin var olduğunu bildiğini fakat kullanmadıklarını ya da kelimeleri bilmediklerini söylediler. Kelimelerin çoğunluğunun cinsellik üzerine olduğu, o yüzden kullanma gereği duymadıklarını da belirtiyorlar.Lubunca’nın yaklaşık 400 kelimeden oluştuğu biliniyor fakat Nicholas Kontovas araştırmalarda 153 kelime ve 85 kök tespit etmiş. Genel olarak çoğunluğun bildiği ve kullandığı birkaç kelime var… Koli (partner ya da cinsel ilişki), madi/madilik (kötü/ kötülük), gullüm (eğlence), şugar (yakışıklı ya da güzel) bunlardan birkaçı. Ama Lubunca sözlüğe şöyle bir göz gezdirdiğinizde günlük hayatta kullanılan fakat bizim onun Lubunca olduğunu fark etmediğimiz birçok kelime var. Mesela; naş kelimesi Lubunca’da kaçmak, gitmek, anlamında kullanılıyor. Bu kelimeyi günlük hayatımızda ‘hadi naş’ argosu olarak birçok kez duymuşuzdur… ‘Kadın’ anlamına gelen ‘gacı’ da bunlardan biri. (Roman dilinin etkileri burada daha iyi anlaşılıyor.)   Özellikle lisedeyken çoğu arkadaşımın beğendiği bir şey için; “Ben bunu bir gün çorlayacağım” dediğini çok duymuşumdur. Evet, bu da Lubunca bir kelime ve ‘çalmak’ anlamına geliyor. İşi edebiyat dersine çevirmeden birkaç Lubunca kelimeyi cümle içinde kullanmak isterim. Biri size “Gel, habbe alıkalım” dediğinde, yemeğe gidersiniz. “Bütün mantiler bana tariz” derseniz, “Bütün erkekler bana âşık” demiş olursunuz. “Laçoyu koli için arkadaşın sirkafına götürdüm” derseniz, (sevgilimi seks yapmak için arkadaşın evine götürdüm), o akşam seks yapacağınız bellidir. Lubunca’da günlük hayatta kullanılacak birçok kelime var ama cinsel içerikli kelimeler çok daha fazla. Putka ya da happutka (vajina), similya (penis), concon (testisler), minco (kalça), sipet (oral seks), tita (göğüs) bunlardan birkaçı. Kürdan (küçük), but (büyük), elvan (orta) gibi kelimeler ise en çok ‘similya’ boyutu için kullanılıyor. Kontovas’a göre, Lubunca kaybolan kültürlerden biri. Gün geçtikçe konuşan ve bilen sayısı azalıyor. Fakat varlığı, hâlâ birçok etimolojik araştırmaya konu olacak kadar etkili. Lubunca ‘peniz alıkmaktan’ (sohbet