1 Kasım günü Peyote’de sahne almaya hazırlanan Biz ile gerçekleştirdiğimiz röportajı okudunuz mu?
Müzik grubu Biz’in ikinci albümleri için eylüle kadar sabretmemiz gerekse de ilk parçaları ‘Aydınlık Bizimdir’ ile avunmaya çalışıyoruz. Müzik listesinde değişiklik yapmak isteyenlere şiddetle tavsiye edilir.
Biz’i yakalamışken birkaç soru sormayı da ihmal etmedik:
Kayıt yapmaya başlamadan önce size şans getireceğine inandığınız rutinleriniz var mı?
Mehmet Güren: Kayıt öncesi birkaç dubleye hayır dememek gibi bir rutinimiz var.
Berkay Küçükbaşlar: Provalarda ise durum farklı; daha çok ıhlamur tercih ediyoruz.
Stüdyoda sabahladığınız dönemlerde deşarj olmak için ne yapıyorsunuz?
Ozan Tekin: Müzik yapmak, üretmek zaten deşarj eden şeyin ta kendisi. Asıl şarjı gündelik monotonluklar oluşturuyor.
Berkay Küçükbaşlar: O yüzden çok yorgun düştüğümüz zamanlarda stüdyodan çıkıp dinlenirken bir süre sonra kendimizi yine müzik konuşurken buluyoruz.
Genellikle en son kimin sözü geçiyor?
Mehmet Güren: Müzikal estetik anlayışımız çok benzer, aynı müzikleri dinleyerek olgunlaşmışız, dolayısıyla çok büyük bir farklılaşma olmuyor. Ama olursa da genelde tek kişi yalnız kalıyor o da demokratik yöntemlerle tavsiye ediliyor. (kehkeh)
Peki en çok kim şikayet ediyor?
Ecenur Güder: Müzikle ilgili şikâyet zaten pek mümkün değil, sadece müzik endüstrisi ile ilgili söylenmeler olabilirdi ama bunu pek tercih etmeyen, müziğine odaklanan, üretimi düşünen insanlarız.
Ozan Tekin: Genellikle şikâyet ederek üretimimizi engellemek gibi bir hataya düşmüyoruz ama özümüzde bir müşkülpesentlik de var.
Şarkılar yemek gibi değil, piştiğini ve servise hazır olduğunu nasıl anlıyorsunuz?
Mehmet Güren: Aslında yemek gibi, üretim süreçleri çok benzer. Uyumlu malzemeleri seçmek, farklı malzemelerin pişirme sıralamasını doğru tayin etmek esas. Sonra görüntüsü ve kokusu ele veriyor hazır olduğunu. Bir de bana kalırsa en güzel yemek beklenmedik anda ortaya çıkan doğaçlama üretilen yemektir, bu müzik için de geçerli.
Yeni albüm yeni bir ekip… Biz’in DNA’sında da değişiklikler oldu mu?
Mehmet Güren: Olmaması mümkün değildi. İlk albüm, daha farklı müzikal kökenlerden gelen insanların oluşturduğu bir albümdü, bunun zenginliğinden faydalandık. Şimdi ise müzikal açıdan daha çok benzeşen bir Biz var, bu da belki belirli bir tarza daha çok kanalize olmamızı sağlamakta ve farklı bir estetik zenginleşmeyi tetiklemekte. Net ve güçlü bir albüm olacak, düşünmek bile çok heyecanlı. Öte yandan şunu söylemeden geçemeyeceğim, Biz’le çalan ve çalmış olan herkes o kadar iyi müzisyen ki kesişim kümesinde yer almak kendi adıma mutluluk verici.
İşte Biz’in bizim için seçtiği parçalar;
Röportaj: Melda Ennekavi