Sex and the City’nin altıncı ve son sezonunda ellerini birbirlerinin üzerinden çekemedikleri ilişkilerinin ilk döneminde, hatırlarsınız Aleksandr Petrovsky Carrie için bir şarkı bestelemişti. Bununla da kalmamış, ona en sevdiği Rus şairlerden birinin eserini yüksek sesle okumuştu.
Carrie dayanamayıp, elindeki dergiden Oscar de la Renta elbiseyi anlatan bir pasajla cevap vermişti âşığına ve eklemişti; ‘Günümüz kadınlarının romantizm anlayışı budur. Güzel giysiler, lüks kumaşlar, kusursuz kesimler…” Petrovsky de bahsi geçen elbiseyi ‘arkadaşı’ Oscar’dan istemekte gecikmeyerek Carrie’ye hediye etmiş ve ikili operanın yolunu tutmuşlardı. Her şey mükemmel gider gibi görünürken Carrie Metropolitan Operası’nın önünde bayılmış ve ikili soluğu McDonalds’da almıştı. Big Mac’lerini ısmarladıktan sonra kendini belki de evinde hissettiğinden, aradığı dengeyi floresan ışıkların altında bulmuştu.
Carrie dayanamayıp, elindeki dergiden Oscar de la Renta elbiseyi anlatan bir pasajla cevap vermişti âşığına ve eklemişti; ‘Günümüz kadınlarının romantizm anlayışı budur. Güzel giysiler, lüks kumaşlar, kusursuz kesimler…” Petrovsky de bahsi geçen elbiseyi ‘arkadaşı’ Oscar’dan istemekte gecikmeyerek Carrie’ye hediye etmiş ve ikili operanın yolunu tutmuşlardı. Her şey mükemmel gider gibi görünürken Carrie Metropolitan Operası’nın önünde bayılmış ve ikili soluğu McDonalds’da almıştı. Big Mac’lerini ısmarladıktan sonra kendini belki de evinde hissettiğinden, aradığı dengeyi floresan ışıkların altında bulmuştu.