Y Plus Markasının Kurucusu ve Kreatif Direktörü Yakup Biçer, 2021-2022 Sonbahar-Kış Koleksiyonunda Köklerinden Beslenmeye Devam Ediyor
“Sen kendini küçük bir cisim sanırsın, halbuki bütün bir alem sende dürülmüştür.” Hz. Ali
Y Plus Markasının kurucusu ve kreatif direktörü Yakup Biçer, “Ebruli” adını verdiği 2021-2022 Sonbahar-Kış koleksiyonunu, içinde bulunduğumuz pandemi ve sosyokültürel çatışmaların yaşandığı bu dönemde ebru sanatı ile yakından ilgilenerek kendi maneviyatını güçlendirdiği bir süreçte ve bu sanatın yaratıcılığını ön plana çıkardığı, stresten uzaklaştırdığı sırada hayata geçirdi.
Kökleri Japonya’dan doğan Suminagashi kültürümüze ebru sanatı olarak sirayet etmiş ve geçmişten günümüze ebru sanatı ile kainat ve aşkın derin yansıması olarak süregelmiştir. Hayatın en zorlu dönemlerinde suya yazı yazmaktan öte suya resim yapmanın mümkün olabileceğini göstermesiyle hayatin pozitif anlamlarını keşfetmemizi ve ruhumuzun derinlerine inmemizi sağlayan bu sanat, boyanın kitreye düştüğü an aldığı şekillerle adeta kainatın yaratılışını anlatır. Renkler birbirleri ile hem bir uyum içinde hem de mutlak bir çatışma halindedir. Bu bakış kendinden geçmeyi, benliği ortadan kaldırmayı ve hayal kurmayı gerektirir.
Y Plus’ın Japon stili ve Türk motiflerini harmanlayan 2021-2022 Sonbahar-Kış koleksiyonu da bu sanatın derinliğinden yola çıkılarak hazırlanmıştır. Yakup Biçer’in önceki koleksiyonlarında kullandığı siyahın yanında, bu seride kobalt mavi ve kırmızı renklerin hem birbirleri ile muhteşem bir uyum içinde hem de mutlak bir çatışma halinde olduğu desenler ön plana çıkıyor. Tıpkı ebru sanatında olduğu gibi…
Yakup Biçer, koleksiyona dair “Bu tavır rastlantısal, kendi kendine gelişen, beklenmedik, büyüleyici desenlerin dinamik bir yansıması adeta, tıpkı hayatımız gibi… Bu soyut desenlerimiz, aynı ebru sanatında olduğu gibi, ilk olarak su üzerinde denedikten sonra kâğıda aktarıp dijitale dönüştürerek elde edildi.” diyor.
Son bir yıldır rahatlığın önemini anladığımız bu dönemi belki de en iyi şekilde yansıtan siluetlerdeki koleksiyonda, yine rahatlığın yansıması olarak kapitone ve paraşüt kumaşlar, ‘puffer’ montlarlara dönüşürken, koleksiyonda kullanılan kumaşların neredeyse tamamı sürdürülebilir olma özelliği taşıyan geri dönüşüm kumaş koleksiyonlarından seçildi.
Farklı desenler ve patchwork detayları taşıyan Y PLUS, cinsiyet ayrımı gözetmeksizin “Yeni Cool”u tanımlayan sofistike, avangart, rahat ve beklenmedik katmanlarla stil algısını değiştirmeyi hedefleyen bir marka olurken, markanın cinsiyetsiz kimliği, gen z ile etkileşimin merkezinde yer almasını sağlıyor.
