Türkiye’deki 10.yılında gıda israfını önlemek ve bu konuda farkındalık yaratmak için Gıda Kurtarma Derneği iş birliğiyle “Boşa Harcama” kampanyası başlatan Fairy bu girişimi bir adım daha ileriye taşıyarak “Boşa Harcama Komitesi”ni kurdu.
Çevre, gıda ve tasarruf konularında uzman isimlerden oluşan Fairy Boşa Harcama Komitesi faaliyetlerini sadece gıda alanını değil, su ve enerji başta olmak üzere tüm çevresel sürdürülebilirlik kaynaklarının korunmasını da kapsayacak şekilde genişletiyor. Fairy ürünlerinin sürdürülebirlik adına yeni inovasyonlarını tanıtırken, Boşa Harcama Komitesi ile birlikte bu alanda toplumsal farkındalık yaratılması için çalışacak.
Dünyanın ev bakımı ve kişisel bakımda lider üreticilerinden Procter & Gamble (P&G)’ın lider markası Fairy, Boşa Harcama Komitesi ile birlikte çevre ve tasarruf konusunda uzman isimleri bir araya getirerek bu konuyu uzmanlarından öğrenmemizi sağlıyor. Fairy Boşa Harcama komitesi sürdürülebilirlik ve çevre konularında bilinç ve farkındalık yaratmak yönünde önemli çalışmalar yapacak. Komite tüketiciye ülkemizin ve dünyamızın kaynaklarını koruyan çözüm ve seçenekler sunmaya, toplumun yaşam kalitesini artırmaya yönelik projelerin içinde olacak.
Düzenlenen basın toplantısında açıklanan Fairy Boşa Harcama Komitesi’nde Finansal Okuryazarlık Öncüsü Özlem Denizmen; Doğa Belgeselcisi Güven İslamoğlu; Yemek Yazarı, TV Programcısı, Youtuber, Refika’nın Mutfağı, Refika’dan ve Börek Prodüksiyon Kurucusu Refika Birgül; Çevre Mühendisi ve Sürdürülebilirlik Adımları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Kurum ve Ekonomist, Influencer Saadet Algan yer alıyor.
Basın toplantısında yenilenen Fairy Platinum Plus ve Fairy Limon ürünleri tanıtıldı ve inovasyonların sürdürülebilirlik konusunda yarattığı faydalara değinildi. Fairy Platinum Plus’ın yeni ön yıkama teknolojisi ile artık bulaşıkları makineye koymadan önce yıkamaya, ovalamaya, suda bekletmeye gerek kalmıyor. Fairy Platinum Plus ile en zorlu kurumuş kirleri yumuşatarak ön yıkamayı sizin yerinize yapıyor, eko-program ve düşük sıcaklıkta bile kusursuz bir temizlik sağlıyor. Böylece su, enerji ve zamandan tasarruf ediliyor. Aynı zamanda üstün performansı düşük sıcaklıkta ve eko-programlarda bile etkili, böylece 1 pakette 30 TL’ye varan elektrik tasarrufu sağlıyor. Fairy, ürünlerinde performans ve faydayı korurken, çevreye bıraktığı karbon ayak izini de azaltmak için çalışıyor. 100% yenilenebilir enerji kullanarak ve üretim sürecinde sıfır atık oluşturarak sürdürülebilirliğe katkı sunarken hem çevreye hem ev ekonomisine katkı sağlıyor.
Fairy’nin elde yıkama ürünü Fairy Limon ise üstün yağ kaldırma teknolojisi sayesinde sadece birkaç damla ile güçlü temizlik sağlıyor. 1,5 litre Fairy, konsantre formülüyle pazarda çok satan 4kg bidon deterjanlarla aynı miktarda bulaşık yıkıyor ve böylece ev ekonomisi için daha hesaplı oluyor. Ayrıca Fairy elde yıkama şişeleri 100% geri dönüştürülebilir ambalaja sahipler ve bidonlara kıyasla %60 daha az plastik içeriyorlar.
Fairy Türkiye’de evlerin bir numaralı tercihi
Basın toplantısında konuşan Procter and Gamble Türkiye, Orta Asya ve Kafkasya Kurumsal İletişim Başkanı Ayça Turgay şunları söyledi:
“P&G olarak bizim misyonumuz; ürünlerimiz, hizmetlerimiz, faaliyetlerimiz ve sosyal sorumluluk çalışmalarımızla tüm dünyada tüketicilerin yaşamlarına olumlu bir şekilde dokunmak ve onların yaşam kalitesini yükseltmektir. İçinde faaliyet gösterdiğimiz toplumların gelişimini desteklemek, toplumsal sorunların çözümüne katkıda bulunmak bizim için çok önemlidir.”
Fairy’nin Türkiye’de evlerin bir numaralı tercihi ve dünyada sevilen bir marka olduğu ifade eden Turgay şöyle devam etti:
“Bugün Fairy’nin su, enerji, plastik gibi sürdürülebilirliğin her noktasındaki inovasyonlarına ve yeni ürünlerine değiniyoruz. Ancak Fairy’nin bu alandaki hikayesi yeni başlamıyor. Daha Türkiye’deki ilk yıllarında Fairy bu konuda öncülük yaparak balıklar için zararlı olan fosfatı deterjanlarından çıkaran ilk marka olmuştur. Ayrıca denizi şansa bırakma projesi ile sahillerden plastikleri topladığımız büyük bir farkındalık kampanyası yapmıştık; toplanan plastiklerle üretilmiş Fairy şişesini piyasaya sunmuştuk. Sadece burada kalmayıp, ürünlerimizin üretimden kullanıma kadar çevre dostu olmasını sağlamak için eforlarımıza ek, Boşa Harcama komitemiz ile birlikte bu konuda toplumda da farkındalık yaratmayı da amaç edindik..”
Fairy hem alışverişte hem de kaynak kullanımında ciddi tasarruflar sunuyor
Daha sonra söz alan Saadet Algan “Bir yandan kaynak israfını önlerken, bir yandan da yaşamlarımızı mümkün olan en iyi koşullarda sürdürmek istiyoruz. Bunun yolu akıllı ekonomiden geçiyor. Ama bildiğiniz gibi, akıllı ekonomi sadece alışveriş sırasında ekonomik davranmaktan ibaret değil. Bu davranış evde tüketim sırasında da devam etmelidir. Aldıklarımızı kullanırken, pişirirken, saklarken müsrif ya da dikkatsiz olmamalıyız. Ancak o zaman ‘akıllı ekonomi’ hayata geçmiş olur. Fairy ürünleri bu denklemin iki tarafına da hitap ediyor. Yani alışverişte de kaynakların kullanımında da ciddi tasarruflar sunuyor,” dedi.
Finansal Okuryazarlık Girişimcisi, Moneye ve Para Durumu Kurucusu Özlem Denizmen ise güzel bir amaç için bir araya gelmekten ve Boşa Harcama Komitesi’nde yer almaktan mutluluk duyduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
“Benjamin Franklin’in güzel bir sözü var: ‘Tasarruf edilmiş her kuruş, kazanılarak hak edilmiş bir kuruştur.’ der. Evde tasarrufa odaklanmamız, en az kaynak tüketen ve en yüksek performansı sunan ürünleri tercih etmemiz gerekiyor. Alışveriş yaparken çevre baskısı altında kalmamak lazım. Alacağımız ürünleri iyi araştırmalı, fiyatlarını ve performanslarını karşılaştırmalı ve en iyi kombinasyonu sağlayan ürünü seçmeliyiz. Elbette tüketeceğiz, ama tüketirken de sürdürülebilirliği önemseyen, dünyanın kaynaklarının olduğu kadar tüketicilerin kaynaklarının da doğru kullanılmasına odaklanan ve buna göre ürün geliştiren markaları tercih etmek önemli bence.”
Yaşam tarzımızı değiştirmeliyiz
Toplumda sürdürülebilirlik konusunda daha fazla bilinç yaratmak açısından Fairy Boşa harcama Komitesi’nin çok önemli bir adım olduğuna inandığını vurgulayan Doğa Belgeselcisi Güven İslamoğlu, “Dünyamızın doğal kaynakları sınırlı, nüfus ise sürekli artıyor. Bu nedenle kaynakların korunması ve geliştirilmesi, faaliyetlerin sürdürülebilir olması büyük önem taşıyor. Bu gerçeği hepimizin benimsemesi ve özümsemesi gerekiyor. Enerji tasarruf etmek ve doğayı korumak bir tür moda veya trend gibi benimsenmemeli, bir hayat felsefesi olmalı. Yaşam tarzımızı, tüketim alışkanlıklarımızı bu yönde değiştirmeliyiz, “ifadesini kullandı.
İslamoğlu şunları söyledi:
“Doğal kaynakların korunmasında bireylere düşen temel görev çok dikkatli ve bilinçli bir şekilde tüketmek, tasarrufa odaklanmaktır. Birkaç örnek vereyim. Evden çıkarken ya da kullanılmadığı zamanlar elektronik aletleri kapatılmalıdır. Enerji verimliliği yüksek ürünler kullanmalıdır. Bulaşık, çamaşır gibi ev işlerinde de olabildiğince düşük sıcaklıkta, eko-programlarda yıkamak günlük hayatımızda büyük fark yaratacaktır. Yaşadığınız ortam, yapı şekli önemlidir. Oda içi sıcaklığın yaz kış 19 – 21 derece arasında olması yeterlidir. Kışın kazak giyip oturabiliriz. Ağır ve fazla yer kaplayan mobilyalar yerine daha az yer kaplayan, geri dönüştürebilir ürünler tercih edilebilir.”
Gıda israfını önlemek için hepimizin yapacak bir şeyi var
Fairy Boşa Harcama Komitesinin üyesi olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Refika Birgül gıda israfıyla ilgili şöyle konuştu:
“Mutfaktaki israf noktaları nelerdir dediğimizde saatler hatta günlerce konuşabiliriz. Rakam olarak vermek gerekirse, geçtiğimiz yıl Türkiye’deki sadece gıda atığı 300 Milyar TL’nin üzerindeydi ve bunun 150’si insanların evlerinde boşa giden, boşa harcanan zaman, emek ve paraydı. Bu sadece malzemesel israf. Buzdolaplarımız büyüdü, büyüdükçe onları daha fazla doldurasımız geldi. Mutfaklarımız büyüdü, bizim de doldurasımız geldi ve kendi tüketebileceğimizden daha fazlasını alır olduk.”
İsraf konusunda örnek olarak bulaşık yıkama alışkanlıklarına da değinen Birgül şöyle devam etti:
“Bulaşıkları yıkamadan evvel suyunu akıtmak gibi bir alışkanlık vardır pis bulaşığı makineye koymak ayıp gelir. Aslında onu peçete veya fırça gibi bir şeyle sıyırıp o haliyle koymak varken, sudan geçirmeyi, makineye koymadan önce ön yıkama yapmayı tercih ediyoruz. Ne kadarımız makineye koymadan önce elde ön yıkama yapıyor derseniz, Türkiye’nin %71’i… Hala bu kadar büyük bir nüfus, suyunu, enerjisini, zamanını bunun için harcıyor. Bir de makinelerimizde farklı programlar vardır. Mesela Eco programı, ekolojik denilen program, daha uzun sürede yıkar ancak az su kullanır. Burada mesela Fairy Platinum Plus, düşük sıcaklıkta ve eko programlarda bile yüksek performans sağladığı için bu sayede, en zorlu yanmış kirleri bile çözebildiği için çok daha az su, enerji, zaman harcayarak bunu çözüme kavuşturabiliyor. Ama bu ne kadar biliniyor?”
Doğal kaynak krizleri önemli bir risk oluşturuyor!
5-10 yıl içerisinde dünyayı bekleyen önemli risklerden birinin “doğal kaynak krizleri” olduğunu ifade eden Çevre Mühendisi ve Sürdürülebilirlik Adımları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Kurum, “Özellikle temiz suya erişim ve erişilebilir temiz enerjinin üretilmesi için ortak bir çabaya ihtiyacımız var,” dedi.
Kurum Türkiye’de bu konuda yapılması gerekenleri şöyle ifade etti:
“Türkiye’de öncelikle su ve enerji kullanımının çevresel ve sosyal etkilerinin anlatılması gerekiyor. Farkındalığın çok daha fazla kişi ve kuruma ulaşması için Fairy Boşa Harcama komitesi örneği gibi geniş kapsamlı iletişim çalışmaları yapılması şart. Esasen konu su ve enerji olduğunda yapabileceğimiz çok şey var. Her şeyden önce bireyler olarak hepimiz alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz. Her faaliyetimizde sudan ve enerjiden daha fazla nasıl tasarruf ederiz diye düşünmeliyiz. Bu nedenle su ve enerji tasarrufuna katkıda bulunan ürünleri ve markaları tercih etmeliyiz.”
Basın mensupları uzmanlara çeşitli sorular yönelttikleri soru – yanıt bölümünün ardından toplantı sona erdi.