Vision Art Platform, Teşvikiye’de açılan yeni mekanında gerçekleştirdiği sergi “Olası Her Rüya” ile Leyla Emadi ve Rafet Arslan’ın yapıtlarını izleyiciyle buluşturmaktan mutluluk duyuyor.
Özgürlük, zorunluluk, irade gibi kavramların tarih ve etik bağlamlarında insan iradesini sorguladığı yapıtların merkeze alındığı sergide sanatçılar farklı coğrafya, kültür ve zamanlardaki tahakküm ve manipülasyon yöntemleri karşısında bilimsel bir irade kavramını ortaya koyar.
Yaratılış efsanelerine göre Adem ile Havva’nın yasak meyveyi koparmaları ile birlikte insan kendi kaderini belirtler. Cennetten kovulan insanoğlu, özgür iradesinin sonucunda kendini kendini geri dönülmez bir günahın içine hapseder. Peki ya Tanrı, Adem’in ilk günahı işleyeceğini bilmesine rağmen niçin ona izin vermiştir?
Günlük hayatta durmaksızın düşünme, yargılama, akıl yürütme, duyumsama, imgeleme ve karşılaştırma mekanizması içerisinde devinen insan, neredeyse her an bir seçim yapmakta ve karar almaktadır.Eski Yunan’a kadar uzanan irade kavramı da işte tam burada devreye giriyor. Bu karmaşık düşünce süreci sonucunda insan bir eyleme karar verirken uygulama ve uygulamama noktasını irade yönetiyor. Bilinçli bir şekilde alınan karar, irade özgürlüğü ile eyleme geçiriliyor.
Tanrıların bile bir alın yazısı olduğuna inanan Eski Yunan’a baktığımızda iradeye yer verilmeyen, kaderci bir düşünce yapısı ile karşılaşırız. Sokrates, “insanın iyi ile kötü arasında seçim yapmasını sağlayan bir iradesi bulunduğunu ancak insanın doğası gereği rasyonel ve akıllı bir yapıda olması sebebiyle zorunlu olarak iyiyi seçeceğini” söyler.