Sanat

BAŞAK ERDEMİR’İN ÇİZGİ KADINLARI KONUŞUYOR

cizim Genç tasarımcılardan Başak Erdemir’le henüz tanışmadıysan, onun yeteneklerini keşfetmek için hiç de geç kalmış sayılmazsın. Yarattığı kadın karakterle tuvalden tabağa, kanaviçeden kozmetik ürünlerine pek çok yerde izi var. Resimle yatıp kalkan ama bir gönlü de yazıda olan Erdemir’le yaratıcılık süreci ve markası üzerine küçük bir söyleşiyi şuraya konduralım. Duvarında sen de onun imzasını görmek isteyeceksin, bizden söylemesi… RÖPORTAJ. NİLÜFER TÜRKOĞLU nilufert@groupmedya.com Seninle ilgili şöyle biraz araştırma yapınca Ankara Üniversitesi İspanyol Dili ve Edebiyatı bölümünden mezunsun. (Benim gibi.) Ben yazıyorum, sen çiziyorsun, ne zamandan beri peki? Evet, İspanyol dili ve edebiyatı mezunuyum. Kendimi bildim bileli çizmek, resim yapmak hayatımın büyük bir parçası oldu. Son dönemlerde seramik ve çamurla üç boyuta da kaymaya başladım. Farklı sektörlerde çalışırken de biliyordum sonunda hayatımı çizerek, şekil vererek, boyayarak geçireceğimi. Yaptıklarım ve kullandığım araçlar evrile evrile bugünlere geldik. Devrimden çok evrim yaşadıklarım. Şu anda tüm zamanımı ve enerjimi atölyeye ve yeni projelere veriyorum. Hep kadınlar mı çizdiklerin? Kadın figürünü her şeyi anlatmaya uygun estetikte buluyorum. Kadınların varlığı hayata renk ve hareket katıyor, ama sadece kadın çizmiyorum. Yıllar önceki çizimlerime baktığımda da kadınlar baş rolde, şimdi de ön plandalar. Formları, renkleri, ruh halleri ve sırtlarında taşıdıkları tabii zamanla dönüşüyor. Çizimlerin yalnızca kağıt üzerinde kalmıyor anlaşılan? Neler yapıyorsun? Tuval, kağıt, çamur, kumaş, mürekkep, sulu boya gibi farklı malzemelerle çalışıyorum. Duvarları çok seviyorum, duvarla bütünleştirdiğiniz anda her şey anıtsallaşabiliyor.Yaptıklarımı genelde boş bir duvar üzerinde hayal ederek hayata geçiriyorum. Önce kağıt ve tuval üzerindeki kadınlarımı duvar tabaklarına taşıdım, ardından çizimlerimi kumaş üzerine iplikle işlediğim seriler onlara katıldı, ve son olarak kadınlar seramik çalışmalarıma atladılar. Neden daha çok tabak? Ve hep yuvarlak tabaklar mı? Dediğim gibi duvarları seviyorum. Duvar tabakları da çok romantik gelir bana. Genellikle yuvarlak tabaklar evet, ancak pano tarzında, farklı formlarla da çalışıyorum bazen. Tabak, kumaş ya da kağıt fark etmez, benim için en önemli olan şey her birinin tek olması. Yaptığım bir şeyi tekrarlamayı sevmiyorum. Aynı çalışmadan 2-3 kişide birden olmaması benim için değerli. Markalaştın mı? Bir isim var mı yoksa kendi isminle mi yola çıkıyorsun? Şemsiye olarak Başak Erdemir’i kullanıyorum. Resimler, kanaviçeler, çamurla yaptığım işleri Başak Erdemirdiye imzalıyorum, işlevselliği de bulunan işlerim için de bir markam var: Floripa Artworks. Zamanla ürünlerim farklılaşırsa o zaman yeni markaları düşünebilirim. Başak Erdemir’in çizimlerine nerelerde rastlayabiliriz? Özel bir butiğin var mı mesela tüm bunların satışa çıktığı? Tüm çalışmalarımı şu an yapım aşamasındaki kendi web siteme (basakerdemir.com) koymaya çalışıyorum, bu hafta açılmış olacak. Yaptığım işleri en taze haliyle takip etmek isteyenler instagram hesabıma göz atabilir. İletişim bilgilerim web sitesinde ve instagram hesabımda var, bir sorusu olan ya da hoşuna giden bir şey görenler istediklerinde bana ulaşabilirler. Bunun yanında bazı tasarım dükkanlarında da işlerim var tabii: İstanbul’da Slow Public, Leila Butik, Olmadık projeler atölyesi ve Zmix mağazalarında, Online olarak Satsuma app, makeitupto.com, olmadikdukkan.com, Gümüşlük’te Kikkula, Bursa’da Happy Flowers mağazalarında çalışmalarıma rastlamak mümkün. Bir marka ile birlikte yaptığın projeye bayıldık! Biraz bundan bahsetsek… Dört kadın karakter yaratmışsın. Bunlar önceden olanlardan mı yoksa yeni mi? Çalışmalarımda kadın figürleri kullanmam ve kafamdakileri kadınlar üzerinden anlatma tarzım dikkat çektiği için doğdu bu fikir ve 8 Mart için, özel çizdim 4 kadını da. Her biri farklı bir kadın karakterini temsil ediyor ve hepsinin kendi adı var. El çantası ve bir seri bakım ürünü üzerinde yer alıyor bu kadınlar ve Mart ayına özel bir proje. 2334 Her çizimin bir hikayesi var mı? Çizdiğim her şeyin bir hikayesi oluyor. Çünkü masa başına oturduğumda o gün ya da öncesinde yaşadıklarım, rastladıklarım, okuduklarım ister istemez benim de işlerin de ruh halini belirliyor. Günün akışı en azından aklıma bir fikir sokuveriyor. Peki ya kadınlar? Onlar, gündelik hayatında sana ilham veren kadınlardan mı çıkıyor? Peki normalde sana, çizimlerine ilham veren şeyler neler? (ya da var mı?) En büyük ilham kaynaklarımdan biri kadınlar olsa da, gezdiğim, gördüğüm şehirler, tanıştığım yeni kültürler de bana hep ilham verir. Hayatlarımızın, tecrübelerimizin başlı başına birer ilham kaynağı olduğunu düşünüyorum. Biyografi okumayı belki bu yüzden- çok severim ve okuduğum her biyografide tanıştığım hayatların yaptığım işin ruhuna bir katkısı olur. Başak Erdemir’in bir günü nasıl geçiyor? Her sabah ilk yaptığım şey kahve makinesinin düğmesine basmak. Sonrasındaysa günlük iş planı hazırlayıp, bazen sokakta, bazen tuvalin başında, bazen atölyede, bazense lap topun başında işe koyuluyorum. Yaratma ve üretme kısmına ayırdığım süre ve zaman dilimi her gün değişiklik gösteriyor. Bazen geceleri çalışıp, ertesi günden çalışıyorum, bazen sabah erkenden atölyeye gidiyorum… Bazen hafta içi ve sonu birbirine giriyor, aslında çok farklı işleri eş zamanlı yaptığımdan dışarıdan dağınık gözükebilen, kendi içinde işlerin sırasının ve önceliğinin değiştiği bir düzen yarattım. Seni yakında başka projelerde de görecek miyiz? Şu an üzerinde çalıştığım bazı projeler var, evet. Seramik tabaklardan oluşan yeni bir koleksiyonum var: “Journal”. Ayrıca kumaşlarla yaptığım çalışmaların, daha büyük ölçülerde olan bir versiyonu üzerinde çalışıyorum. Bunun yanında tuval üzerinde çalıştığım, malzeme konusunda sınırlarımı biraz daha genişlettiğim yeni bir serim var. Bu seride de yine kadınlar ön planda ancak diğerlerinden farklı olarak kullandığım renkler daha olgun. Bir de henüz sadece hayal ettiklerim var, örneğin sevdiğim bir şehrin duvarlarını boyamak gibi. Aklıma ilk gelenlerse Paros ve Florianopolis. Çizimlerini daha yakından tanımak / görmek isteyenler seni nerelerden takip edebilir? basakerdemir.com ve instagram hesabım @floripaartworks’ten takip edebilirler. Çizim dışında başka bir yetenek var mı diye sorsam… Aslında işlerimi sadece çizim diye tanımlamam yanlış olur. Özellikle son dönemde çamuru ve kumaşı, kalem kağıttan daha fazla elime alıyorum. Çamur, kafamdakileri üç boyutlu şekillendirebildiğim, elimi bulaştırdığım an dış dünyadan saatlerce koptuğum bir malzeme benim için. Bunun yanında, yetenek demeyeyim de uğraş diyeyim; yazmak, mümkün olduğunca zaman ayırmak istediğim bir uğraşım. Gezip görmeyi sevdiğim kadar, gittiğim yerlerde güzel kareler yakalamayı ve gördüklerimi anlatmayı da severim. Bu sebeple her seyahatimi yazıya döküyorum. Bu yazıları hem benim web sitemden hem de gezginkadinlar.com’dan okumak mümkün.